- Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan
- #221
O0
"En" ucuz olanı arıyoruz abi, bunu bizden önce sigorta sistemi yapıyor...
"En" ucuz olanı arıyoruz abi, bunu bizden önce sigorta sistemi yapıyor...
Hurdaya gitmiyor abi, yüzde 80 i toparlanıp yeni sahiplerini bekliyor oluyor.Pert aslında teknik bir terimdir, aynen senin dediğin gibi yetkilendirilmiş servisin kararı ile onarılamayacak olduğu bildirilen aracın hurdaya sevki demektir.
Peki bizde pert kararı ile trafikten çekilen araçlar hurdaya mı gidiyor?
Biz otomobil tercihlerimizi yaparken, en güvenli, en performanslı, en az yakan, en az sorun çıkaran vb. niteliklerin hepsinin 'en' ile başlayanını ararız.
Peki otomobillerimizin bakım, onarımını yaptırırken 'en' ile başlayan ne arıyoruz?
Üstad konu buraya gelmişken ayrı bir başlık altında "Bir otomobil alırken dikkat edilmesi gereken hususlar" başlığı altında biraz bize bilgi verebilir misiniz? Yani yukarıda bahsettiğiniz başta güvenlik olmak üzere, bir otomobilde olması gereken şeyler nelerdir? Bir otomobil alırken nelere dikkat etmemiz lazım, sormamız lazım? Böyle bir başlık var mı bilmiyorum. Böyle bir bilgilendirme çok iyi olurdu Abi.
Abi biz onu da düşündük...
http://www.mazdagaraj.com/arac-alirken-dikkat-edilmesi-gereken-hususlar-t1393.0.html
Dersini tam olarak çalışmıyorsun gibi hissettim abi, lütfen !!
Tahmin ettim vardır diye, hatta şimdi görünce hetırladım göz bile gezdirmişim.
Orada tabi genel olarak dikkat edilmesi gereken şeyler çok güzel sıralanmış. Üstad da yazmış.
Ben daha çok, çok fazla bilmediğimiz, Üstadın bu başlık altında anlattığı konularda yani başta şasi olmak üzere, daha teknik konularda dikkat etmemiz, satıcılara sormamız gereken şeyleri merak etmiştim..Bu bilgiler de o başlığa eklenebilir eğer yoksa, hepsini okumadım.
Yıl 2007, aylardan Mayıs. Bir tomar yabancı var ziyaretçi, çünkü distribütörler konferansı var ve ev sahibi de biziz. Anadolu Yakası'nda işimiz bitti, otobüsle Avrupa Yakası'na geçiyoruz, ben Zincirlikuyu'da atladım aşağı ve siz devam edin, ben taksi ile gelirim dedim...
Neden? Çünkü çok almayı istediğim bir aracın 2004 model ve sadece 24.000 km'de bir 2.elini Levent'te görmüş ve bakmak istemiştim. Üstelik yetkili satıcıdan...
Varır varmaz sordum;
- Hasarı var mı?
- Sadece ön tampon ve sağ ön çamurluk boyalı, Abi.
- OK! Müsaadenle bir bakabilir miyim?
- Tabi, buyrun.
Çantamdan 1 metre kablolu problu boya kalınlık ölçme cihazını çıkarttım. Beyaz gömleğin kolunu dirsek arkasına kadar sıvadım. Ön kaput alüminyum, önce onu ölçtüm, boya var. Sonra kolumu motor haznesine olabilecek en arka noktaya kadar sokarak şasi kolunu ölçtüm, boya var!
Adam çok şaşırdı.
- Abi ben sana çamurlukta boya var dedim, sen kaputu ve içeriyi ölçtün.
- Bir; sen çamurlukta boya var demişsin zaten orayı niye ölçeyim?
İki; bir aracın tamponu ve çamurluğu boyalıysa, kaputu kontrol etmek gerekir.
Üç; Bir araçta 2-3 parça boyalıysa, şasiyi kontrol etmek gerekir.
Dört; Hani sadece 2 parça boyalıydı. Bu araç en az 40-50 km/h hızla ön sağdan kaza geçirmiş.
Beş; Lavobo nerede? Kolum yağlandı da!
Altı; Fesuphanallah! Fesuphanallah!
Yedi; Taksi!!!
Yıl 2007, aylardan Mayıs. Bir tomar yabancı var ziyaretçi, çünkü distribütörler konferansı var ve ev sahibi de biziz. Anadolu Yakası'nda işimiz bitti, otobüsle Avrupa Yakası'na geçiyoruz, ben Zincirlikuyu'da atladım aşağı ve siz devam edin, ben taksi ile gelirim dedim...
Neden? Çünkü çok almayı istediğim bir aracın 2004 model ve sadece 24.000 km'de bir 2.elini Levent'te görmüş ve bakmak istemiştim. Üstelik yetkili satıcıdan...
Varır varmaz sordum;
- Hasarı var mı?
- Sadece ön tampon ve sağ ön çamurluk boyalı, Abi.
- OK! Müsaadenle bir bakabilir miyim?
- Tabi, buyrun.
Çantamdan 1 metre kablolu problu boya kalınlık ölçme cihazını çıkarttım. Beyaz gömleğin kolunu dirsek arkasına kadar sıvadım. Ön kaput alüminyum, önce onu ölçtüm, boya var. Sonra kolumu motor haznesine olabilecek en arka noktaya kadar sokarak şasi kolunu ölçtüm, boya var!
Adam çok şaşırdı.
- Abi ben sana çamurlukta boya var dedim, sen kaputu ve içeriyi ölçtün.
- Bir; sen çamurlukta boya var demişsin zaten orayı niye ölçeyim?
İki; bir aracın tamponu ve çamurluğu boyalıysa, kaputu kontrol etmek gerekir.
Üç; Bir araçta 2-3 parça boyalıysa, şasiyi kontrol etmek gerekir.
Dört; Hani sadece 2 parça boyalıydı. Bu araç en az 40-50 km/h hızla ön sağdan kaza geçirmiş.
Beş; Lavobo nerede? Kolum yağlandı da!
Altı; Fesuphanallah! Fesuphanallah!
Yedi; Taksi!!!
Bunu hatırlıyorum diğer site ile gidilen CX 5 toplantısında anlatmıştın o gün bugündür aracın kapı bagaj ,kaputunu 150 tl lik boya ölçme cihazlarıyla ölçüm yapanlara gülerek bakıyorum.
"Çantamdan 1 metre kablolu problu boya kalınlık ölçme cihazını çıkarttım"
ismini bile bilmiyorum nerede kaldı ölçüm yapmak
Dinledim yanlış hatırlamıyorsam nitrojen diye basılan şeyin lastik içindeki miktarı yok denecek kadar az olmuş oluyor neticedeSen bir de lastiklerime basılan nitrojen yüzdesi ile ilgili hikayemi dinlesen!
Mustafa abi benim aracımda tampon referans çeliği yok. 93 323 aracımda vardı ama bunda yok. Acaba benim aracıma takılmadı sonradan söküldümü diye araştırdım bu modellerin hiç birinde yok! Neden yoktur?
Malzeme kalitesinden bahsederken güncel ve önemli bir konuyu es geçmeyelim...
Biliyorsunuz bu malzeme bir Japon mühendisin intiharına sebep oldu. Yerli üretimmiş. Bazıları malzeme hatası bazıları mühendislik hatası diyor. Malzeme yerli üretim de olsa sertifikalıymış falan filan. Konuya uzak olduğumdan tam bilemiyorum ama o sertifikaların nasıl alındığını da çok iyi biliyorum. Halatı taşıyamayan köprüye nasıl güvenip geçeyim?
Madem mühendislik hatası neden malzemeleri tekrar yurtdışında yaptırmaya karar vermişler?
Mustafa abi çelik nasıl böyle yırtılır? Hesap kitap yanlış desek kaynak yerinden yırtması gerekmiyor mu?
Malzeme hocamın bir lafı var tavlamacı ile pazarlık edilmez. Tavlamacı nedir? Demirin işlenmesi sırasında son haline gelirken ı metalin iç yapısının düzenli ve daha dayanıklı hale gelmesini sağlar. Ancak şöyle bir şey var şimdi burada sizi grafikler ile boğup anlatmaya gerek yok. Bir malzeme atıyorum 5 saatte de tav olur 72 saatte de ama 5 saatte plan aceleye gelmiş olur. 72 saat ile 5 saat arasındaki enerji ve maliyet farkını siz hesaplayın ve ikisi de sözde kalitelidir. Hani isveç çeliği dedikleri biraz da bundandır.Malzeme kalitesinden bahsederken güncel ve önemli bir konuyu es geçmeyelim...
Biliyorsunuz bu malzeme bir Japon mühendisin intiharına sebep oldu. Yerli üretimmiş. Bazıları malzeme hatası bazıları mühendislik hatası diyor. Malzeme yerli üretim de olsa sertifikalıymış falan filan. Konuya uzak olduğumdan tam bilemiyorum ama o sertifikaların nasıl alındığını da çok iyi biliyorum. Halatı taşıyamayan köprüye nasıl güvenip geçeyim?
Madem mühendislik hatası neden malzemeleri tekrar yurtdışında yaptırmaya karar vermişler?
Mustafa abi çelik nasıl böyle yırtılır? Hesap kitap yanlış desek kaynak yerinden yırtması gerekmiyor mu?