- Mesajlar
- 35,908
- Konum
- Mudanya
Teşekkürler hacım. Kaput altı aklımda, oraya da yanmayan bir malzeme bulmam gerek öncelikle tabi ki.
Şu konuya bir hort çekmiş olalım, senin de işine yarayacaktır.
Mazda 323 BJ (1999-03) Kaput İzolasyon Keçesi Yenileme
Mazda 626 GE (1991-97) İç Aksam Yalıtım Çalışması (Fotoğraflı)
- Konbuyu başlatan baykalbilgin
- Başlangıç tarihi
-
- Etiketler
- bitüself izolasyon ses yalıtımı
Şu konuya bir hort çekmiş olalım, senin de işine yarayacaktır.
Mazda 323 BJ (1999-03) Kaput İzolasyon Keçesi Yenileme
MutluTEKİR
Aktif
adetasyapi.com tüm herşey var. kaput altı için yanmaz malzeme de mevcut.
Mustafa dinç
Sessiz
benimde uğraştığım bi konuydu .bu iyi olmuş gerçi arabamın içi gayet sessiz ama daha fazlasını istiyoruz.daha çok motor kısmını izole etmek istiyorum.
MutluTEKİR
Aktif
Bu arada rüzgar sesi ile alakalı güzel bir makale. Researchgate de güzel çalışmalar bulunmakta. Göz atmanızı tavsiye ederim.
General Aspects of Vehicle Aeroacoustics (PDF Download Available)
kaputun ön cam tarafına, yan aynaların üst, alt ve sürücü camına bakan tarafa ve A sütununa balık sırtı antenler gibi vorteks yaratıcılar koyarak ses azaltılabilir belki.
General Aspects of Vehicle Aeroacoustics (PDF Download Available)
kaputun ön cam tarafına, yan aynaların üst, alt ve sürücü camına bakan tarafa ve A sütununa balık sırtı antenler gibi vorteks yaratıcılar koyarak ses azaltılabilir belki.
Bitüself üzerine uygulanacak maddenin kesinlikle su tutmaması lazım dediğin gibi. Camlardan yana sıkıntı yok bizim guzularda ama kapı menteşelerinin olduğu bölümler biraz sıkıntılı. Bu kısımlara mutlaka ek fitil uygulaması gerekecek gibi. Aeordinamik sıkıntılar yan aynalarda özellikle bariz belli, aynalar kapalıyken bile rüzgar vurma sesi mevcut.
Bu dokümanı da inceleyeceğim çevirebildiğim kadarıyla. Çok teknik şeylerden bahsetmiş. Beni aşar durum gibi... 
Gevrek de iyiymiş.Kurşun geçirmeyen sunroof yaptık.
İç zemin ve tavan yalıtımından kalan malzemelerin bir kısmını kullanarak kapılara yalıtım yapmayı planlıyordum ki hem yapmam gereken işlerimin olması hem de havanın çok sıcak olmasından dolayı yine beklemeye aldım. İşim bittiğinde yine canım sıkıldı, dayanamadım; bari kapı döşemelerini sökeyim, eve çıkarayım, serin serin yalıtımla ilgileneyim dedim. Bir yandan önceden direnç kullanarak yaptığım aydınlatmaları (direnç koyulduğunda gereğinden fazla akım çekiyormuş, diye duydum) yeniledim ve temizliğini de unutmadım.
Kapı döşemelerinin sökümünü anlatan bir çok konumuz mevcut olduğundan buralara değinmeyeceğim.
Yine uzun ses süngerlerinden, akustik yumurta süngerden ve genellikle tabaka halinde satılan, petek arkalarına konulan, bir tarafı alüminyumlu ısı yalıtım süngerinden kullandım; bitüself değil yani buradakiler..
Arka kapı döşemesi için örnek.
Kapının iç sacı ile döşeme arasındaki boşluğu kestiremediğimden ve asıl sesi kesecek olan kısım dış saca uygulanacak işlemler olduğundan bu döşeme arkası kısımlara genellikle parça malzemelerin de değerlenmesi için daha az işlem yaptım. İşlemleri yaparken klipslerin yüksekliğini aşmamaya dikkat ettim.
Ön kapı döşemesi için örnek.
Yumurta süngerlerin bulunduğu kısımlar döşemenin en çukur kısımları ve buralar da en çok rezonans yaratan yerleridir diye düşündüm ve yine parça malzemeleri buralara yapıştırdım. Kapıya sabit bulunan ön hoparlörlerin de döşemeye tam oturması için parça firex süngerleri hoparlör boşluğu etrafına geçtim. Böylece hem hoparlör ile döşeme arasında boşluk olmayacak hem de esnek olan bu malzeme gerektiği gibi çerçeveyi saracak.
Kapı sacına değmesi muhtemel en yüksek noktalara da takoz görevi görmesi için 7-8 mm yüksekliğinde küçük parçalardan yapıştırdım. Klipsler oturtulduğunda bile bunlar esneyebildiğinden, döşeme ile sac arasında ezilecek ve döşemeyi sabit kılacak.
Bu kadar sökmüşken yüzeysel bir temizliği de boş geçmedim. Cam sıyırıcı kısımları fitil/kauçuk bakım spreyi (liqui moly gummi-pflege) ile, diğer kısımları da başka bir malzemenin yanında set halinde hediye gelen torpido bakım şeysi ile sildim. Düşündüğümden canlı sonuçlar verdi. Umarım zarar vermez, şimdi şuradan baktığım kadarıyla içme suyu ile aynı fiyata geliyor çünkü...
Aliex'ten aylar önce aldığım harman/kardon etiketlerini de hoparlör kısmına silikonladım. Bose olaydı iyiydi ama bulamamıştım.
Kapı iç ve dış sacı arkasına da ilerleyen günlerde bitüself ağırlıklı geniş malzeme yelpazesi ile yalıtıma devam edeceğim. Bakalım sonuçlar ne derece olacak?
Kapı döşemelerinin sökümünü anlatan bir çok konumuz mevcut olduğundan buralara değinmeyeceğim.
Yine uzun ses süngerlerinden, akustik yumurta süngerden ve genellikle tabaka halinde satılan, petek arkalarına konulan, bir tarafı alüminyumlu ısı yalıtım süngerinden kullandım; bitüself değil yani buradakiler..
Arka kapı döşemesi için örnek.
Kapının iç sacı ile döşeme arasındaki boşluğu kestiremediğimden ve asıl sesi kesecek olan kısım dış saca uygulanacak işlemler olduğundan bu döşeme arkası kısımlara genellikle parça malzemelerin de değerlenmesi için daha az işlem yaptım. İşlemleri yaparken klipslerin yüksekliğini aşmamaya dikkat ettim.
Ön kapı döşemesi için örnek.
Yumurta süngerlerin bulunduğu kısımlar döşemenin en çukur kısımları ve buralar da en çok rezonans yaratan yerleridir diye düşündüm ve yine parça malzemeleri buralara yapıştırdım. Kapıya sabit bulunan ön hoparlörlerin de döşemeye tam oturması için parça firex süngerleri hoparlör boşluğu etrafına geçtim. Böylece hem hoparlör ile döşeme arasında boşluk olmayacak hem de esnek olan bu malzeme gerektiği gibi çerçeveyi saracak.
Kapı sacına değmesi muhtemel en yüksek noktalara da takoz görevi görmesi için 7-8 mm yüksekliğinde küçük parçalardan yapıştırdım. Klipsler oturtulduğunda bile bunlar esneyebildiğinden, döşeme ile sac arasında ezilecek ve döşemeyi sabit kılacak.
Bu kadar sökmüşken yüzeysel bir temizliği de boş geçmedim. Cam sıyırıcı kısımları fitil/kauçuk bakım spreyi (liqui moly gummi-pflege) ile, diğer kısımları da başka bir malzemenin yanında set halinde hediye gelen torpido bakım şeysi ile sildim. Düşündüğümden canlı sonuçlar verdi. Umarım zarar vermez, şimdi şuradan baktığım kadarıyla içme suyu ile aynı fiyata geliyor çünkü...
Aliex'ten aylar önce aldığım harman/kardon etiketlerini de hoparlör kısmına silikonladım. Bose olaydı iyiydi ama bulamamıştım.
Kapı iç ve dış sacı arkasına da ilerleyen günlerde bitüself ağırlıklı geniş malzeme yelpazesi ile yalıtıma devam edeceğim. Bakalım sonuçlar ne derece olacak?
Ebubekir
Aktif
Döşemesiz bir test etseydiniz tüm sesler içeri geliyor, kapının yalıtımı fark ettirecekti mutlaka. Elinize sağlık.İç zemin ve tavan yalıtımından kalan malzemelerin bir kısmını kullanarak kapılara yalıtım yapmayı planlıyordum ki hem yapmam gereken işlerimin olması hem de havanın çok sıcak olmasından dolayı yine beklemeye aldım. İşim bittiğinde yine canım sıkıldı, dayanamadım; bari kapı döşemelerini sökeyim, eve çıkarayım, serin serin yalıtımla ilgileneyim dedim. Bir yandan önceden direnç kullanarak yaptığım aydınlatmaları (direnç koyulduğunda gereğinden fazla akım çekiyormuş, diye duydum) yeniledim ve temizliğini de unutmadım.
Kapı döşemelerinin sökümünü anlatan bir çok konumuz mevcut olduğundan buralara değinmeyeceğim.
Ekli dosyayı görüntüle 33251
Yine uzun ses süngerlerinden, akustik yumurta süngerden ve genellikle tabaka halinde satılan, petek arkalarına konulan, bir tarafı alüminyumlu ısı yalıtım süngerinden kullandım; bitüself değil yani buradakiler..
Arka kapı döşemesi için örnek.
Ekli dosyayı görüntüle 33258
Kapının iç sacı ile döşeme arasındaki boşluğu kestiremediğimden ve asıl sesi kesecek olan kısım dış saca uygulanacak işlemler olduğundan bu döşeme arkası kısımlara genellikle parça malzemelerin de değerlenmesi için daha az işlem yaptım. İşlemleri yaparken klipslerin yüksekliğini aşmamaya dikkat ettim.
Ön kapı döşemesi için örnek.
Ekli dosyayı görüntüle 33259
Yumurta süngerlerin bulunduğu kısımlar döşemenin en çukur kısımları ve buralar da en çok rezonans yaratan yerleridir diye düşündüm ve yine parça malzemeleri buralara yapıştırdım. Kapıya sabit bulunan ön hoparlörlerin de döşemeye tam oturması için parça firex süngerleri hoparlör boşluğu etrafına geçtim. Böylece hem hoparlör ile döşeme arasında boşluk olmayacak hem de esnek olan bu malzeme gerektiği gibi çerçeveyi saracak.
Kapı sacına değmesi muhtemel en yüksek noktalara da takoz görevi görmesi için 7-8 mm yüksekliğinde küçük parçalardan yapıştırdım. Klipsler oturtulduğunda bile bunlar esneyebildiğinden, döşeme ile sac arasında ezilecek ve döşemeyi sabit kılacak.
Ekli dosyayı görüntüle 33260
Bu kadar sökmüşken yüzeysel bir temizliği de boş geçmedim. Cam sıyırıcı kısımları fitil/kauçuk bakım spreyi (liqui moly gummi-pflege) ile, diğer kısımları da başka bir malzemenin yanında set halinde hediye gelen torpido bakım şeysi ile sildim. Düşündüğümden canlı sonuçlar verdi. Umarım zarar vermez, şimdi şuradan baktığım kadarıyla içme suyu ile aynı fiyata geliyor çünkü...
Ekli dosyayı görüntüle 33261
Aliex'ten aylar önce aldığım harman/kardon etiketlerini de hoparlör kısmına silikonladım. Boss olaydı iyiydi ama bulamamıştım.
Ekli dosyayı görüntüle 33262
Kapı iç ve dış sacı arkasına da ilerleyen günlerde bitüself ağırlıklı geniş malzeme yelpazesi ile yalıtıma devam edeceğim. Bakalım sonuçlar ne derece olacak?
Teşekkürler.
Daha takmadım döşemeleri zaten. Test ederim mutlaka. Kapıları kilitlerken bile bildiğin teneke sesi geliyordu en son.
mustafayk
Kıdemli Üye
ah hamdi abi ah.siz niye böyle şeyler edip durusunuzvalla azmine gayretine helal olsun abi.ayakda alkışlıyorum.yatılım da güzel olmuş.döşemeler de tertemiz olmuş maşallah.eline sağlık abi..cemşid çok şanslı çok.
valla azmine gayretine helal olsun abi.ayakda alkışlıyorum.yatılım da güzel olmuş.döşemeler de tertemiz olmuş maşallah.eline sağlık abi..cemşid çok şanslı çok.
HakanEMRE
Aktif
Emeğine sağlık Hamdi başganım. Umarım birgün guzu çemşidi sürmek nasip olur
Cemşid'in kapı saclarını da önce bitüself ve sonrasında iç sacdaki bazı bölgelere yapılan yalıtım ile birlikte epey bir yol kat ettim. Bir kaç mesaj üstteki döşemeye yaptığım yalıtım malzemeleri bazı yerleri kastırdığı için traşlamış bulunsam da aracın ağırlığına 2-3 kilo eklendi sayılır. Kapılar eski model Chevrolet'ninkiler gibi ağır oldu, bu yönlerden gelen uğultu ve trim sesleri fazlasıyla gitti. Önlerde bulunan küçük ebatlı hoparlörlerden bile daha güzel sesler gelmeye başladı.
Kapının dış sacına camdan gelen yağmur suları buralardan geçtiği için bitüselften başka bir malzeme kullanamadım. Haliyle sünger vs gibi malzemelerin hem suyu çekip koku yapmaları ve ileride çürümeleri hem de yapışkanlarının zamanla su ile atma riski olup camı açıp/kaptırken zarar verme olasılığını düşündüm. Elimde kalan parça malzemeleri kullanmaya çalıştım ve en son döşemeleri bir kaç zorlukları aşarak yerine taktığımda istediğim sonuca ulaştım gibi... Son halinin fotoğrafını çekmemişim, üzgünüm.
Kapılar eski model Chevrolet'ninkiler gibi ağır oldu, bu yönlerden gelen uğultu ve trim sesleri fazlasıyla gitti. Önlerde bulunan küçük ebatlı hoparlörlerden bile daha güzel sesler gelmeye başladı. Kapının dış sacına camdan gelen yağmur suları buralardan geçtiği için bitüselften başka bir malzeme kullanamadım. Haliyle sünger vs gibi malzemelerin hem suyu çekip koku yapmaları ve ileride çürümeleri hem de yapışkanlarının zamanla su ile atma riski olup camı açıp/kaptırken zarar verme olasılığını düşündüm. Elimde kalan parça malzemeleri kullanmaya çalıştım ve en son döşemeleri bir kaç zorlukları aşarak yerine taktığımda istediğim sonuca ulaştım gibi...
Son halinin fotoğrafını çekmemişim, üzgünüm. 
baykalbilgin
Katılımcı
- Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan
- #54
Bugün test ettim. Ön kapılar adam öldüren türde ağır dolu dolu
süleyman46
Aktif
Bu işin sonu yok üstadım, daha önce fark edilmeyen yeni seslerle yeni ufuklara yelken açman yakındır
Geyik kısmını geçelim, güzel bir çalışma olmuş ve sonucunun da güzel olacağına eminim. Nacizane bir tavsiye, cam çerçevesinin alt kısmında kalan saçları(iç ve dış taraf) esneterek birbirine yaklaştırmayı deneyiver. Çünkü zamanla aç kapa birbirinden uzaklaşıyor, fitiller birbirinden uzaklaşıyor, içeri toz-su-ses girebiliyor. Eğer toplamadıysan bir bak derim. Camı tam indirince üstten bak, demek istediğimi daha iyi anlayacaksın. Umarım derdimi anlatabildim kolay gelsin...
Geyik kısmını geçelim, güzel bir çalışma olmuş ve sonucunun da güzel olacağına eminim. Nacizane bir tavsiye, cam çerçevesinin alt kısmında kalan saçları(iç ve dış taraf) esneterek birbirine yaklaştırmayı deneyiver. Çünkü zamanla aç kapa birbirinden uzaklaşıyor, fitiller birbirinden uzaklaşıyor, içeri toz-su-ses girebiliyor. Eğer toplamadıysan bir bak derim. Camı tam indirince üstten bak, demek istediğimi daha iyi anlayacaksın. Umarım derdimi anlatabildim
kolay gelsin...Bu işin sonu yok üstadım, daha önce fark edilmeyen yeni seslerle yeni ufuklara yelken açman yakındır
Geyik kısmını geçelim, güzel bir çalışma olmuş ve sonucunun da güzel olacağına eminim. Nacizane bir tavsiye, cam çerçevesinin alt kısmında kalan saçları(iç ve dış taraf) esneterek birbirine yaklaştırmayı deneyiver. Çünkü zamanla aç kapa birbirinden uzaklaşıyor, fitiller birbirinden uzaklaşıyor, içeri toz-su-ses girebiliyor. Eğer toplamadıysan bir bak derim. Camı tam indirince üstten bak, demek istediğimi daha iyi anlayacaksın. Umarım derdimi anlatabildim
Aynen öyle. Şimdi pısır pısır rüzgar sesleri tırmalar oldu kulağımı. Göğüslükten gelen daha önce duymadığım cızırtılı trimler de keza öyle. Yarın komple konsolu silikon sprey ile yıkamayı düşünüyorum, gıcırtılar geçsin diye.
Dediğin yeri anladım sanırım hocam. Oralar tam yerinde. Yani hem içeriden hem de dışarıdan sıyırıcılar camı öpüyor.
Likimolinin gumifilıgı'sı ile de temizlendiler, yumuş yumuşlar şimdi... Öhömmm... Yalıtım serüveninde sonlara doğru geldik. Kalan malzemelerle (ne bitmez malzemeymiş dediğiniz duyar gibiyim) kaput ve bagaj kapağı altına uyguladığım bitüself ve alüminyumlu bariyer şeysinden sonra totalinde büyük oranda ses azalması yaşandı. Uzun yolda çeşitli yol şartında da test ettim. Yolun yapısına göre tabi ki değişiklik göstermekle birlikte en kötü yolda dahi verim hissedilmekte. Bozuk yollarda sesler veya titreşimler azalsa da yine hissediliyor fakat eskisinden daha tok bir ses olarak duyuluyor; tabi bunları tamamen yok etmek fizik kanunlarına göre de aykırı. En azından minimize etmek bu ve çeşitli uygulamalar ile mümkün.
Öncelikli olarak taban kısmı büyük oranda sesin kesildiği bölge. Tabi kapılar olmadan hiç bir anlamı yok. Sadece kapı kısımlarını yalıtmanın da tabanı yapmadan anlamı yok. En önemli bölgeler bu iki kısım benim izlenimlerime göre. Sonrasında arka çamurluk (ön kısmı daha yapmadım), tavan ve bagaj kısmı ve sonralarında da diğer ayrıntılar bu iki temelin üzerine yapılan ekstralar oluyor. "Birkaç bir yeri yalıtım yaptım ama beklenen sonucu alamadım, daha da uğraşmayacağım" gibisinden düşünmeyin demek istiyorum hasılı. Elimizden geldiğince muhtemel tüm bölgeleri elden geçirmek gerekli. Özetle, sabırla parça parça yaptığım tüm bu amatörce işlemlerden dahi beklenen verim alınmıştır. Diğer yapılanlar konunun önceki mesajlarında paylaşılmıştır. İlgilenenlere duyurulur.
kaput ve bagaj kapağı altına uyguladığım bitüself ve alüminyumlu bariyer şeysinden sonra totalinde büyük oranda ses azalması yaşandı. Uzun yolda çeşitli yol şartında da test ettim. Yolun yapısına göre tabi ki değişiklik göstermekle birlikte en kötü yolda dahi verim hissedilmekte. Bozuk yollarda sesler veya titreşimler azalsa da yine hissediliyor fakat eskisinden daha tok bir ses olarak duyuluyor; tabi bunları tamamen yok etmek fizik kanunlarına göre de aykırı. En azından minimize etmek bu ve çeşitli uygulamalar ile mümkün.Öncelikli olarak taban kısmı büyük oranda sesin kesildiği bölge. Tabi kapılar olmadan hiç bir anlamı yok. Sadece kapı kısımlarını yalıtmanın da tabanı yapmadan anlamı yok. En önemli bölgeler bu iki kısım benim izlenimlerime göre. Sonrasında arka çamurluk (ön kısmı daha yapmadım), tavan ve bagaj kısmı ve sonralarında da diğer ayrıntılar bu iki temelin üzerine yapılan ekstralar oluyor. "Birkaç bir yeri yalıtım yaptım ama beklenen sonucu alamadım, daha da uğraşmayacağım" gibisinden düşünmeyin demek istiyorum hasılı. Elimizden geldiğince muhtemel tüm bölgeleri elden geçirmek gerekli. Özetle, sabırla parça parça yaptığım tüm bu amatörce işlemlerden dahi beklenen verim alınmıştır. Diğer yapılanlar konunun önceki mesajlarında paylaşılmıştır. İlgilenenlere duyurulur.
MutluTEKİR
Aktif
Ellerine sağlık Hamdi. Ah bi de şu rüzgar sesine çözüm bulabilsek dehşet olacak.
mustafayk
Kıdemli Üye
artık senin yaptıklarına vay be demiyoruz.alıştık artık
eline sağlık abi sessiz sessiz kullan ınşallah .
eline sağlık abi sessiz sessiz kullan ınşallah .
Ön davlumbazların (zaten GE'lerde arkada davlumbaz yok) ve çamurluk içlerinin yalıtımını da bugün bitirmek nasip oldu. 6 aylık parça parça yapılan yalıtım ile sonuç yüksek oranda işe yarar görünmekte. Daha da aracın yalıtım konusunda yapılacak bir yeri kalmadı sayılır.
Özet şeklinde hızlıca anlatayım: Ön tekerlekleri çıkarttıktan sonra davlumbazları söküyoruz. Sonra bol kimyasalla birlikte tazyikli su ile iç bölgeleri yıkıyoruz. Kısmen bitüself kullanıp iç bölgelere pütür spreyi atacağımız için aracı güneşe çıkarıp iyice kurumasını bekliyoruz.
Guzu güneşlenirken bir yandan davlumbazları yıkıyoruz ve arka kısmına bir kaç bölgeye bitüself çektikten sonra pütür atıyoruz. Aslında buradaki pütür çok etkili değil de bizde pütür çok gibi...
Dış kısmı da yani dışarıdan görünen kısmı da aynı şekilde pütürlüyoruz ya da boyuyoruz. Her ne kadar iki gün sonra kirlenecek olsa da...
Kuruyan guzumuzun başına geçiyoruz ve gerekli bölgelere özellikle tekerleklerin olduğu çukur bölgenin kabin tarafına bitüselfler yapıştırıyoruz. Üzerine de komple bir pütür atıyoruz. Bu arada ben bugüne kadar pütürü yanlış kullanıyormuşum. Sprey boya gibi bir o tarafa pıst bir butarafa pıst gibi yapıyordum ki öyle değilmiş tekniği. Bildiğiniz tüpe basılı tuta tuta krema sıkar gibi sıkıyormuşuz ki o dalgalı bir katman oluştursun.
Arka tekerlekleri de çıkarmadan iç kısımlara özellikle dökülmüş bölgelere pütür atıyoruz. Helezonlar çok önemli değil de amortisörlere dikkat edelim.
Klipslerimizi de yeniledikten sonra guzumuza yaptığımız tüm yalıtımımızın belki de %5 oranında bile etki etmeyen bu ayağını da tamamlıyoruz. Maksat içimizde kalmasın, aracın sökmediğimiz kısımları ağlamasın...
Bir de hazır buraları açmışken geçen şurada konusu bulunan montajını yaptığım modül sadece öndeki sinyallere hakimdi. Oraya giden kablodan çamurluk sinyallerine de bir hat çekerek onlarında da ön ile çalışmasını sağlamış oldum. Artık Amerikan park sistemi ile çamurluktaki sinyaller de sabit yanacak, öndekiler gibi yani..
ve çamurluk içlerinin yalıtımını da bugün bitirmek nasip oldu. 6 aylık parça parça yapılan yalıtım ile sonuç yüksek oranda işe yarar görünmekte. Daha da aracın yalıtım konusunda yapılacak bir yeri kalmadı sayılır. Özet şeklinde hızlıca anlatayım: Ön tekerlekleri çıkarttıktan sonra davlumbazları söküyoruz. Sonra bol kimyasalla birlikte tazyikli su ile iç bölgeleri yıkıyoruz. Kısmen bitüself kullanıp iç bölgelere pütür spreyi atacağımız için aracı güneşe çıkarıp iyice kurumasını bekliyoruz.
Guzu güneşlenirken bir yandan davlumbazları yıkıyoruz ve arka kısmına bir kaç bölgeye bitüself çektikten sonra pütür atıyoruz. Aslında buradaki pütür çok etkili değil de bizde pütür çok gibi...
Dış kısmı da yani dışarıdan görünen kısmı da aynı şekilde pütürlüyoruz ya da boyuyoruz. Her ne kadar iki gün sonra kirlenecek olsa da...
Kuruyan guzumuzun başına geçiyoruz ve gerekli bölgelere özellikle tekerleklerin olduğu çukur bölgenin kabin tarafına bitüselfler yapıştırıyoruz. Üzerine de komple bir pütür atıyoruz. Bu arada ben bugüne kadar pütürü yanlış kullanıyormuşum.
Sprey boya gibi bir o tarafa pıst bir butarafa pıst gibi yapıyordum ki öyle değilmiş tekniği. Bildiğiniz tüpe basılı tuta tuta krema sıkar gibi sıkıyormuşuz ki o dalgalı bir katman oluştursun. Arka tekerlekleri de çıkarmadan iç kısımlara özellikle dökülmüş bölgelere pütür atıyoruz. Helezonlar çok önemli değil de amortisörlere dikkat edelim.
Klipslerimizi de yeniledikten sonra guzumuza yaptığımız tüm yalıtımımızın belki de %5 oranında bile etki etmeyen bu ayağını da tamamlıyoruz. Maksat içimizde kalmasın, aracın sökmediğimiz kısımları ağlamasın...
Bir de hazır buraları açmışken geçen şurada konusu bulunan montajını yaptığım modül sadece öndeki sinyallere hakimdi. Oraya giden kablodan çamurluk sinyallerine de bir hat çekerek onlarında da ön ile çalışmasını sağlamış oldum. Artık Amerikan park sistemi ile çamurluktaki sinyaller de sabit yanacak, öndekiler gibi yani..