Arabanıza bindiniz, kontağı çevirdiniz, motoru çalıştırdınız ve hareket etmeye başladınız… Hızınız 10 km/s’e ulaştığında “bip bip bip” diye bir ses gelmeye başladı. O da ne? Emniyet kemerinizi takmayı unutmuşsunuz!
Trafikteki sürücülerin sadece %43’ünün emniyet kemeri taktığını biliyor musunuz? Peki ya emniyet kemeri takmıyorsanız bir kaza sırasında %66 ihtimalle öleceğinizi biliyor muydunuz?
Günümüzde her insan “Bana bir şey olmaz.” mantığı ile tamamen şansa yaşıyor. Zaten mevcut olan trafik canavarlarının ortaya saçtığı tehlike yetmezmiş gibi bir de bunlara karşı önlem alınmaması ortaya çıkacak acı sonuçları daha da katlıyor.
Günümün en az 2 saatini İstanbul köprü ve otoban trafiğinde geçiriyorum ve o trafiğin içinde gözlemlediklerim insanımızın ne kadar da eğitimsiz olduğunu ortaya seriyor. Altındaki araba ne kadar lüks olursa, sürücü ve yolcular ne kadar iyi giyinimli ve bakımlı olursa olsunlar yarısından fazlasının emniyet kemerleri takılı değil. Kimisi koltuğunun arkasından geçirmiş, kimisi isi kemer tokası takmış uyarı sussun diye…
Halbuki söz konusu olan bu emniyet kemeri ne sizi boğuyor ne de herhangi bir sıkıntıya sokuyor. Yıllardır ister sürücü koltuğunda olayım, ister yan koltukta, isterse de arka koltukta, her seferinde araca bindiğimde ilk yaptığım şey emniyet kemerini takmak olmuştur. Peki beni bu kemere sıkı sıkı sarılmama sebep olan şey ne? Gelin size birkaç sene öncesinden bahsedeyim.
2004 model bir Ford Fiesta’mız vardı. Hayatımda kullandığım ilk araba… Yağmurlu bir günde İzmir – Manisa arasındaki yolda içinde annemin olduğu bu Fiesta’nın 140 km/h hızla giderken sol ön tekerleği su birikintisiyle dolu, gözükmeyen bir çukura girdi (yaşasın geniş ve mükemmel duble yollar!) ve araç suyun etkisiyle birden sola kaydı. Önce soldaki refüje vurdu ve havalandı. Havada 3 takla attıktan sonra tavanının üzerine düşerek asfaltta 80 metre sürüklendikten sonra baş aşağı durdu.
Fiesta’nın basit bir B sınıfı araç ve 2004 model olduğunu göz önüne alarak yukarıda anlattıklarımdan kazanın korkunç olduğunu hayal etmişsinizdir. Evet korkunçtu, ama sadece araba için. İçinde bulunan şoför ve annem araçtan kendi imkanlarıyla yürüyerek çıktılar. Şoförün sadece alnının derisi kalkmıştı ve beli incinmişti, annemin ise dirseğinde ve dizinde cam kırıklarından kaynaklı küçük sıyrıklar vardı. O sırada kemerleri takılı olmasaydı şu an hayatta olmayabilirlerdi.
Kazanın ne kadar ciddi olduğunu anlamanız için fotoğrafları yazının sonuna ekleyeceğim.
Anlattığım hikaye size emniyet kemeri taktırmaya yetmediyse 80 km/s hızla giderken kaza yaptığınızda neler olacağını söyleyeyim,
Kendi iyiliğiniz için, sevdiklerinizin iyiliği için lütfen emniyet kemerinizi takın, taktırın!
Trafikteki sürücülerin sadece %43’ünün emniyet kemeri taktığını biliyor musunuz? Peki ya emniyet kemeri takmıyorsanız bir kaza sırasında %66 ihtimalle öleceğinizi biliyor muydunuz?
Günümüzde her insan “Bana bir şey olmaz.” mantığı ile tamamen şansa yaşıyor. Zaten mevcut olan trafik canavarlarının ortaya saçtığı tehlike yetmezmiş gibi bir de bunlara karşı önlem alınmaması ortaya çıkacak acı sonuçları daha da katlıyor.
Günümün en az 2 saatini İstanbul köprü ve otoban trafiğinde geçiriyorum ve o trafiğin içinde gözlemlediklerim insanımızın ne kadar da eğitimsiz olduğunu ortaya seriyor. Altındaki araba ne kadar lüks olursa, sürücü ve yolcular ne kadar iyi giyinimli ve bakımlı olursa olsunlar yarısından fazlasının emniyet kemerleri takılı değil. Kimisi koltuğunun arkasından geçirmiş, kimisi isi kemer tokası takmış uyarı sussun diye…
Halbuki söz konusu olan bu emniyet kemeri ne sizi boğuyor ne de herhangi bir sıkıntıya sokuyor. Yıllardır ister sürücü koltuğunda olayım, ister yan koltukta, isterse de arka koltukta, her seferinde araca bindiğimde ilk yaptığım şey emniyet kemerini takmak olmuştur. Peki beni bu kemere sıkı sıkı sarılmama sebep olan şey ne? Gelin size birkaç sene öncesinden bahsedeyim.
2004 model bir Ford Fiesta’mız vardı. Hayatımda kullandığım ilk araba… Yağmurlu bir günde İzmir – Manisa arasındaki yolda içinde annemin olduğu bu Fiesta’nın 140 km/h hızla giderken sol ön tekerleği su birikintisiyle dolu, gözükmeyen bir çukura girdi (yaşasın geniş ve mükemmel duble yollar!) ve araç suyun etkisiyle birden sola kaydı. Önce soldaki refüje vurdu ve havalandı. Havada 3 takla attıktan sonra tavanının üzerine düşerek asfaltta 80 metre sürüklendikten sonra baş aşağı durdu.
Fiesta’nın basit bir B sınıfı araç ve 2004 model olduğunu göz önüne alarak yukarıda anlattıklarımdan kazanın korkunç olduğunu hayal etmişsinizdir. Evet korkunçtu, ama sadece araba için. İçinde bulunan şoför ve annem araçtan kendi imkanlarıyla yürüyerek çıktılar. Şoförün sadece alnının derisi kalkmıştı ve beli incinmişti, annemin ise dirseğinde ve dizinde cam kırıklarından kaynaklı küçük sıyrıklar vardı. O sırada kemerleri takılı olmasaydı şu an hayatta olmayabilirlerdi.
Kazanın ne kadar ciddi olduğunu anlamanız için fotoğrafları yazının sonuna ekleyeceğim.
Anlattığım hikaye size emniyet kemeri taktırmaya yetmediyse 80 km/s hızla giderken kaza yaptığınızda neler olacağını söyleyeyim,
- Çarpışmadan 26 milisaniye sonra ön tamponlar araca gömülür. Araç kendi ağırlığının 30 katı kadar bir kuvvetle frenlenir. sürücü ve yolcular kemer ile bağlı değillerse 80 km sürat ile araç içinde harekete devam ederler.
- 39 milisaniye sonra sürücü koltuğuyla beraber 15 cm öne doğru fırlamıştır.
- 44 milisaniye sonra sürücü göğüs kafesiyle direksiyona çarpar.
- 50 milisaniye sonra araç ve içindekiler üzerinde etkiyen yavaşlatıcı kuvvet 80 G ye ulaşır (yani kendi ağırlıklarının 80 katı büyüklükte bir kuvvet üzerlerinde etki eder).
- 68 milisaniye sonra sürücü 9 TONLUK bir kuvvetle gösterge paneline çarpar.
- 92 milisaniye sonra sürücü yanındaki yolcuyla beraber aynı anda kafasını ön cama çarpar,yolcu bu çarpmayla kafasına ölümcül bir darbe alarak camdan dışarıya fırlar.
- 100 milisaniye sonra direksiyon tarafından tutulan sürücü tekrar aracın içine düşer.
- 110 milisaniye sonra araç yavaşça geriye çekilmeye baslar.
- 113 milisaniye sonra sürücünün arkasında oturan yolcu sürücü seviyesine yükselir ve kafasıyla sert bir darbe yapar aynı anda kendisi de ölümcül bir darbe almıştır.
- 150 milisaniye sonra tekrar sessizlik egemen olur cam,çelik,plastik parçaları yere düşer.
- 200 milisaniyeden daha kısa bir süre içerisinde her şey biter.
Kendi iyiliğiniz için, sevdiklerinizin iyiliği için lütfen emniyet kemerinizi takın, taktırın!