Yargıtay: Çalıntı Aracın Satışında Noter de Sorumlu

Muğla’da S.S., noter üzerinden bir otomobil aldı. Parayı ödedikten sonra trafik devir işlemi sırasında aracın çalıntı, plaka ve ruhsatın sahte olduğunu fark edip notere tazminat davası açtı. Yerel mahkeme “Noter sorumsuzdur” dese de Yargıtay, noteri tazminat ödemeye mahkûm etti.

Yargıtay, hem vatandaşı hem de noterleri yakından ilgilendiren ‘emsal’ niteliğinde bir karara imza attı. Muğla’da yaşayan S.S., gazete ilanında gördüğü satılık otomobili almaya karar vererek işlemler için notere gitti. Noter işlemlerinin ardından satıcıya 26 bin TL ödeyen S.S., trafik devir işlemleri yaptığı sırada şoke oldu. Aracın çalıntı, gerçek plakasının farklı, ruhsatın ve vekâletnamenin de sahte olduğunu öğrenen S.S., dolandırıldığını anladı.

S.S., noter kâtibi ile noterin, belgeler üzerinde yeterince inceleme ve araştırma yapmayarak görevini kötüye kullandığını belirtip 27 bin TL’lik tazminat davası açtı.

YARGITAY KARARI BOZDU

Dava Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Mahkemede dinlenen S.S., “Araç satışı sırasında noterlik gerekli araştırmayı yapsaydı, aracın durumu ortaya çıkardı. Noter ve noter vekili satışta kullanılan sahte vekâletnameyi yeterince araştırmayıp görevini kötüye kullandı. Dolandırılmama neden oldular” iddiasında bulundu. Mahkeme, “Noter sorumsuzdur” diyerek davanın reddine karar verdi. Bu karar S.S. tarafından temyiz edildi.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. Kararda, “Noterler yaptıkları işlemlerden doğan zararlardan dolayı kusursuz sorumludurlar. Zarar ile noterin eylemi arasında nedensellik bağının bulunması yeterlidir. Dosya kapsamında noter tarafından aslı alınmayan ve fotokopi olan yevmiye numarası ile tanzim edilmiş vekâletnameyle işlem yapıldığı, aracın gerçek maliki ve motor şasi numarası araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında noterin bu eylemleri ile zarar arasında nedensellik bağı bulunmakla davanın tüm davalılar yönünden kabulüne karar verilmeliydi” denildi.

NOTER TAZMİNAT ÖDEYECEK

Yerel mahkeme ilk kararında direndi. Bunun üzerine dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun gündemine geldi. Hukuk Genel Kurulu yerel mahkemenin direnme kararını uygun bulmadı. Böylece 3. Hukuk Dairesi’nin bozma kararı kesinleşti. Bu karar sonrası yeniden yapılacak yargılamada noter ve noter kâtibi tazminata mahkûm edilecek.

İsabet olmuş. Herkes sorumluluk sahibi olsun.

Iyi olmus aslinda notere gecenlerde bi haber vardi notere giden dolandiricilar baskasinin aracini satmaya calisiyor noter bunu anlayip arac sahibin numarasini bulup haber veriyor ama dolandiricilar pes etmiyor baska bi notere gidip araci satiyorlar gercek arac sahibi ise araci kullanamiyor bi yere sakliyor ve dava aciyor

Örnek bir karar ,alım satım ve tüm diğer işlemlerde tek yetkili olacaksın ama herhangi bir hata kusur olduğunda benim sorumluluğum yok diyeceksin ..

Çok doğru bir karar bencede sorumlu tutulabilmeleri gerekir böyle işlerde

Yargıtay tamamen hukuk dışı bir karar vermiş... Noter satışı nasıl yapar?? Sistem üzerinden, sistem üzerinde çalıntı kaydı açılmamışsa, veya farklı bir plaka ve sahte ruhsat ile araç noterin önüne geldiyse yapacağı bir şey yok...

Evinize arkadaşınız misafir geliyor ve yanında hiç tanımadığınız bir kişi var ve size Ahmet diye tanıştırıyor, hali vakti yerinde bir insan olarak anlatıyor, bir süre sonra mahalle bakkalı size Ahmet diye bildiğiniz kişiyi soruyor araştırıyor kimdir nedir diye?

Siz bildiğiniz tanıdığınız Ahmet'i anlatıyorsunuz bakkal amcaya, fakat 10 gün sonra bakkal amcayı dolandırıp mahalleyi terk ettiğini öğereniyorsunuz...

Bakkal amca sizden dolandırıldığı miktarı isteme gibi bir hakkı hukuku var mı?

Veya; siz bakkal amcaya hata bende diyerek zararını cebinizden öder misiniz?

İki soruya da evet diyenler, örneği bir kez daha okusun...

Burada hatalı olan noter değil, bilerek ve isteyerek dolandırıcılık işini yapanlardır, sistem onları bulup cezalandırmak yerine işin kolayına kaçarak bağcıyı dövmüştür...

Veli abi de farklı bir açıdan yaklaşmış olaya, ki haklılık payı var, ama yine de bir nebze de olsa caydırıcı olabilir.

ezmocesteri' Alıntı:

Veli abi de farklı bir açıdan yaklaşmış olaya, ki haklılık payı var, ama yine de bir nebze de olsa caydırıcı olabilir.

Genişletmek için tıkla ...

Hukukta doğrusu bu yaklaşımdır... Yoksa; aracını satış yapacağın noter bulamazsın...

Yargıtay'ın verdiği karar tamamen popülerizm kokuyor, ülkenin gerçeklerine aykırı duruyor...

Şöyle bir durum varsa da, karar yerindedir... Noterde aracın çalıntı olduğu bellidir fakat noter bunu kasıtlı veya taksirli olarak göz ardı ediyorsa bu karar doğru denilebilir...

Ben yorumumu; noterde aracın çalıntı olduğu sistem üzerinden görünmüyor var sayımı ile yaptım...

domestos' Alıntı:

Yargıtay tamamen hukuk dışı bir karar vermiş... Noter satışı nasıl yapar?? Sistem üzerinden, sistem üzerinde çalıntı kaydı açılmamışsa, veya farklı bir plaka ve sahte ruhsat ile araç noterin önüne geldiyse yapacağı bir şey yok...

Evinize arkadaşınız misafir geliyor ve yanında hiç tanımadığınız bir kişi var ve size Ahmet diye tanıştırıyor, hali vakti yerinde bir insan olarak anlatıyor, bir süre sonra mahalle bakkalı size Ahmet diye bildiğiniz kişiyi soruyor araştırıyor kimdir nedir diye?

Siz bildiğiniz tanıdığınız Ahmet'i anlatıyorsunuz bakkal amcaya, fakat 10 gün sonra bakkal amcayı dolandırıp mahalleyi terk ettiğini öğereniyorsunuz...

Bakkal amca sizden dolandırıldığı miktarı isteme gibi bir hakkı hukuku var mı?

Veya; siz bakkal amcaya hata bende diyerek zararını cebinizden öder misiniz?

İki soruya da evet diyenler, örneği bir kez daha okusun...

Burada hatalı olan noter değil, bilerek ve isteyerek dolandırıcılık işini yapanlardır, sistem onları bulup cezalandırmak yerine işin kolayına kaçarak bağcıyı dövmüştür...

Genişletmek için tıkla ...

Noter vekaletname aslı ile değil de fotokopisiyle iş yaptığı için sorumlu tutuldu.
Yani noterin sorumluluğu olmayan bir vekaletnameyi işlemine dayanak yapması nedeniyledir.
Bu Yargıtay kararı tamamen "somut olayın özelliklerine" göre verilmiş bir karar olup başlıktaki genellemeyi gerektirecek bir karar değildir.

Recep53' Alıntı:

Noter vekaletname aslı ile değil de fotokopisiyle iş yaptığı için sorumlu tutuldu.
Yani noterin sorumluluğu olmayan bir vekaletnameyi işlemine dayanak yapması nedeniyledir.
Bu Yargıtay kararı tamamen "somut olayın özelliklerine" göre verilmiş bir karar olup başlıktaki genellemeyi gerektirecek bir karar değildir.

Genişletmek için tıkla ...

Yani; şekilden değil de, usulden hatalı görüldü... Her zamanki gibi saygı değer basın olayı da farklı şekilde lanse etti, bizde olmayan bir şey için burada bik bik yaptık...

Bilgilendirme için teşekkürler abi...

Haklı burada söyleyenler de, ben de Yargıtay'ın kararını doğru görüyorum. Çünkü tek yetkili satış organı Noterler değil mi? E o zaman güvenlik kısmını sağlamaları gerekmiyor mu?
Biz devlete fatura ödüyoruz, ama sonra devlet bu faturaları kaybedip ödememişin diyor, hata yapıyor. Niye boşuna vatandaş zarar görüyor, devletin bunu güvenlik altına alması lazım. Devlet niye var yoksa? Güvenliği artırılmış bir sistem getirsinler ki, dolandırıcılar da hiçbir şey saklayamasınlar.

MutluTEKİR' Alıntı:

Haklı burada söyleyenler de, ben de Yargıtay'ın kararını doğru görüyorum. Çünkü tek yetkili satış organı Noterler değil mi? E o zaman güvenlik kısmını sağlamaları gerekmiyor mu?
Biz devlete fatura ödüyoruz, ama sonra devlet bu faturaları kaybedip ödememişin diyor, hata yapıyor. Niye boşuna vatandaş zarar görüyor, devletin bunu güvenlik altına alması lazım. Devlet niye var yoksa? Güvenliği artırılmış bir sistem getirsinler ki, dolandırıcılar da hiçbir şey saklayamasınlar.

Genişletmek için tıkla ...

[member=234]Recep53[/member] abinin açıklamasını dikkate alırsak, konu özünü tartışmış oluruz hocam yoksa tek yetkili noterin yaptığı satış nedeniyle sorumlu tutulması mümkün değil, usulde yaptığı hata nedeniyle sorumlu tutuluyor...

Yoksa; hiç bir noter, sistemde "çalıntı" kaydı olan bir arabayı satacak kadar cüretkar değildir, bu bir hata da değildir, kasıttır, suçtur... Bahsedilen olayda suç işlenmemiştir, usul hatası yapılmıştır...