Tork ve Beygir Gücü Meselesinin Açıklaması

Maytalman

Aktif
Mesajlar
2,404
Konum
Samsun
Araç Markası
Mazda
Araç Renk ve Tip
Titanyum m3
motosiklet.net ten alıntıdır yıllar önce kafamı kurcalayan beygir-tork umarım ilave yardımcı olur

Tork ve beygir gücü meselesinin açıklaması

Arkadaşlar sık sık beygir gücü ile ilgili soru sorulduğunu görüyorum. Baktığım kadarıyla bu konuda tatminkar bir anlatım bulamadım ben anlatayım dedim.

Nedir bu beygir gücü tork meselesi?
Öncelikle kısaca, bir motor tork üretir. Tork çevirme gücüdür ve devir ile çarpıldığında beygir gücü çıkar. Yani beygir gücü aslında tork ile devrin bir fonksiyonudur.

Peki nasıl yorumlayacağız?
Herhangi bir motor alalım. Örneğin bu motor 100 beygir olsun. Öncelikle, bu motor her an 100 beygir değildir. Belli bir devirde 100 beygirdir ve sadece o devirde maksimum gücünü verir. O devrin altında VE ÜSTÜNDE daha düşük güç üretir. Aynı şey tork içinde geçerli. Motor için belirtilen tork belli bir devir için geçerlidir. Yani verilerde maksimum olduğu değerler yazılır. Yine o devrin altında ve üstünde daha az tork üretilir.

Genelde maksimum beygir gücü devri maksimum tork devrinden daha yüksektir. Çünkü maksimum torkun olduğu devirden itibaren torkun düşmesine rağmen devir artmaya devam ettiği için matematiksel çarpımları artmaya devam eder. (ta ki maksimum beygir gücünün elde edildiği devire ulaşana kadar) Bu devirlerin nerede olacağı egzantirik milinin ayarı (dizaynı) ile belirlenir ama bu şu anda konumuzun dışında.

Bir motor koşullar ne olursa olsun aslında temelde HER ZAMAN en yüksek torkunu verdiği devirde en ataktır. FAKAT şimdi diyeceksiniz o zaman niye yüksek devir var niye beygir gücü var. Sebep şanzıman. Neredeyse her sistemde bir şanzıman (vites kutusu) bulunur. Bu kutu motor ile tekerleklerin farklı hızlarda dönmesini sağlar. Buda bize tork açısından avantaj sağlar. Hatırlayın liseden kuvvet kolu yük kolu meselesini yada çıkrıkları. Yoldan kaybettiğimiz zaman kuvvetten kazanıyorduk değilmi?

Vites oranları düşünüldüğünde neredeyse her zaman motor tekerleklerden hızlı döner. Yani motor örneğin 100Nm (newton metre) tork üretiyorsa ve şanzıman oranı ilk ve sondişli dahil net 8:1 ise tekerleklere 800nm tork aktarılır. (Kayıpları ihmal ediyoruz) Her vites büyüttüğünüzde bu tork azalır. (Çünkü vites oranı değişir ve tekerlekler bir önceki vitese göre daha hızlı dönmeye başlar)

Yüksek devirin devreye girdiği nokta bu. Yüksek devirli olan bir motor daha az vites değiştirmeye ihtiyaç duyacağı için, yada şöyle diyelim, yüksek devirli olmayan bir motorun vites büyüttüğü noktada HALA AYNI VİTESTE olacağı için (çarpımı daha büyük çıkacaktır) haliyle motorun torku azalmasına rağmen şanzıman hala küçük viteste olduğu için tekerleklere aktarılan tork diğer araçtan daha yüksek olacaktır. Yüksek devirli motorlar bu sebeple yüksek beygir gücüne sahip gözükürler. Bu iyi birşeydir ama bakılması gereken tek nokta değildir.

İki motoru karşılaştıralım. Bir tanesi 750cc cruiser motoru. 3000 devirde 60nm tork veriyor. 5500 devirde 46 beygir güç elde ediyor. Diğeri 650cc enduro motoru. 6000 devirde 60nm tork veriyor, 9000 devirde 65 beygir güç elde ediyor. Şimdi normal bir kişi hemen beygir güçlerine bakıp biri diğerinden %50 daha güçlü diye düşünecektir. Ama bu yanlış bir karşılaştırmadır. Enduro motorun maksimum torku 6000 devir 60nm. Yani atıyorum 3000 devirde 20nm torku var. Yani bakın ne oldu %50 daha güçlü motorunuz o devirde iken bir anda 3 KAT DAHA GÜÇSÜZ duruma düştü. O yüzden sırf beygir güçlerine bakarak karşılaştırma yapmamalısınız. Ama bir yandanda cruiser 6000 devirde vites değiştirip tekerleğe aktarılan torku düşerken enduro 10000e kadar çevirmeye devam edecektir.

Ama en azından artık benzer motorların neden aralarında beygir gücü farkı olduğunu daha iyi anlayacaksınız sanırım. Genelde devir göstergelerinde sarı ve kırmızı bölümler bulunur. Kırmızı bölüm motor için tehlikeli seviyede yüksek deviri ifade etmektedir ve motor patlayabilir. Sarı bölümün başladığı nokta ise motorun maksimum gücünün olduğu nokta olup sarı bölüm boyunca kullanmak motor için ciddi bir patlama riski taşımaz ama beygir gücünüz giderek düşecektir. Yani kırmızı devre kadar (redline) basmak her zaman daha çabuk hızlanacaksınız anlamına gelmiyor. Sarının başlangıcından (maksimum beygir gücünün devrinden) itibaren hem torkunuz hem beygir gücünüz azalmaya başlıyor demektir ve vites büyütürseniz şanzıman oranından kaybetmenize rağmen yinede daha yüksek tork ulaşabilir tekerleklere. (Tabi her göstergede sarı olmayabilir)
O açıdan bundan sonra motorları karşılaştırırken maks kaç devir yaptığına, maksimum beygir gücünün ve maksimum torkunun hangi devirde olduğuna dikkat ediniz.

Örneğin Honda VTX1300 Cruiserda 70 küsür beygir, Hyosung GV650 cruiserda 70 küsür beygir. (Markalar önemsiz) İkiside 70 küsür ama maksimumları 70 küsür, ortalamaları çok farklı. Sırf HP değerine bakarsanız aynı gibi gözükürler ama Hondanın 1300lük motoru 3000 devirde Hyosungun 7500 devirde verdiğinin 2 katı fazla tork veriyor. Her ikiside 3000 devirde olursa fark 5-6 kata çıkıyor. Tekerleğe iletilen tork farkını kapatmak için Hyosung değişik vites oranları seçecektir. Bu sebeple performans için Hyosungu sürekli 7000-9000 aralığında kullanmanız gerekirken Hondayı istediğiniz devirde kullanın çekişi iyi olacaktır. Düşük devirde yüksek tork şehir içi kullanımda rahatlık ve düşük yakıt tüketimi olarak dönecektir. Tabi birde 650cc bir motosiklet motoru 1300cc bir motosiklet motorundan daha hafiftir.

Motorları incelerken beygir gücü önemli AMA yüksek beygir gücü elde etmek için düşük devir torkundan çokmu feragat edilmiş bunu araştırmalısınız. Bazı motorlar sırf yüksek devir çeviriyor ve çok dar bir devir aralığında gidiyor diye kağıt üstünde yüksek güçlü çıkıyor. Böyle motosikletler kalkıştan itibaren sürekli çok yüksek devirde kullandıkları zaman beygir gücü değeri anlamlı oluyor. Bazı motorlarda sırf yüksek devir yok diye kağıt üstünde düşük çıkıyor. Beygir gücü maksimum bir değerdir, bunun arasıda var. Beygir gücü bir vasıtanın uygun vites oranlarıyla tekerleğe aktarabileceği maksimum tork hakkında "fikir" veren bir değerdir.

Sizi hızlandıran tekerleğe aktarılan torktur, motosikletinizin motorunun ürettiği tork değil. Haliyle vites değiştirip motor devriniz değiştiğinde motor torkunuz artarken tekerlek torkunuz azalabilir, yada tersi olabilir. Beygir gücü hesabı bunun için vardır. Bir motosikletin motorunun torku diğer motosikletin motorunun torkundan düşük olabilir ama eğer yüksek devirli ise şanzıman oranları farklı olacağı için katsayı büyür ve tekerleğe aktarılan tork daha yüksek çıkabilir. Böylece düşük motor torkuna rağmen daha yüksek beygir gücü ve daha yüksek performansı olur.

Düşük devirde maksimum torku olan motorlar genelde düz tork karakteristiği olan motorlardır ve her devirde iyi çekerler, tüketimleri düşüktür, şehir içi kullanıma çok uygundur. Yüksek devirde maksimum torku olan motorlar ise genelde eğri tork karakteristiği olan motorlardır ve belli devirlerde çok iyi çeker ama diğer devirlerde çok sağırdır bu sebeple şehir içi kullanımı daha kötüdür ve tüketim yüksektir ama benzer ccdeki düz tork karakteristikli motorlardan daha performanslıdır ki oda sürekli yüksek devirde kullanırsanız.

Diğer tüm değişkenler (ağırlık, vites vs) eşit olsa beygir güçleri eşit iki vasıtadan düz tork grafiği olan daha performanslıdır. (Ortalama beygir gücü daha yüksek olduğu için)
Diğer tüm değişkenler eşit olsa beygir gücü yüksek olan araç daha agresif dişli oranlarıyla aynı vitesi diğer araçla aynı süre kullanır ama yükselen tekerlek torkundan dolayı daha çabuk hızlanır, yada aynı dişli oranıyla aynı viteste daha uzun süre kalarak yine daha çabuk hızlanır. (Aynı dişli oranı örneğinde düşük beygir güçlü olan aracın 1. vitesteki redline'ında yanyana olurlar, tüm koşullar eşitken bir aracın daha yüksek beygir gücüne sahip olması daha yüksek devir var demektir)

Sonuç olarak beygir gücü, tork, ağırlık bunlar performans hakkında "fikir" verirler AMA performans 0-100km/h hızlanma, 80-120km/h esneklik, 0-400metre mesafeyi geçme (çeyrek mil) gibi olayların "saniye" cinsinden aldığı değerlerle ölçülür. Yani motorları yanyana getirip gazı açarsınız.

İyi hızlanmayı sağlayan beygir/ağırlık oranıdır, son hızı sağlayan beygirdir. F=ma formülünden F (kuvvet) sabitken m (kütle, ağırlık) yüksek olunca a (akselerasyon, hızlanma) düşük olacaktır. Bu sebeple yüksek güç/ağırlık oranına sahip vasıtalar daha çabuk hızlanacaktır. Fakat son hızı etkileyen rüzgar direncidir ve ağırlığın son hıza etkisi çok azdır. Yüksek hızda gücün tamamına yakını rüzgar direncine karşı harcanır bu sebeple güç/ağırlık oranı ne olursa olsun son hızı güç belirler. Rüzgar direncini rüzgarı karşılayan ön alan (frontal area) ve bu alanın ne kadar aerodinamik olduğu belirler. Ağırlıkları ne olursa olsun benzer vasıtalardan yüksek beygir gücü olan en yüksek hıza sahip olur. (bu hıza hafif olandan daha yavaş çıkıyor olabilir ama neticede son hızı daha yüksektir)

Belirli bir hava direncine sahip bir vasıta ile belirli bir hızda gitmek için gerekli olan yola aktarılması gereken tork bellidir. Ve yere aktarılan tork’u ifade eden değer beygir gücüdür. Motorsikletler genel olarak yüksek güç/ağırlık oranına sahip oldukları için çabuk hızlanırlar fakat otomobillere göre ufak cc’lerinden çok yüksek beygirler çıkmadığı için genelde son hızları düşüktür. R1 180 beygirle 300 yapıyor diyebilirsiniz. Dünyanın en hızlı seri üretim motosikletleri 300 civarı hız yapabilirken bunları dünyanın en hızlı seri üretim otomobilleri ile karşılaştırmalısınız. Otomobillerden cc ve beygir için üst sınır bulunmadığından motosikletten daha yavaş hızlanıyor olsalarda son hızları daha yüksektir. R1 bir süper motosiklet ise süper otomobillerde 300km hızı geçebilmektedir. Örneğin 98 beygirlik 185kg bir yamaha fazer motosiklet 343 beygirlik 1600kg bir bmw m3’ten daha çabuk hızlanacaktır. Ama Fazer’ın son hızı 225km/s iken Bmw elektronik olarak limitlendirilmiş bir şekilde bile 250km/s yapmaktadır. Limitsiz hali ile 300km/s hıza yaklaşmaktadır. Yani yaklaşık 200km/s hıza kadar fazer daha çabuk hızlanacak ve geçecektir, 200km/s’tan sonra m3 fazerı ezecektir. Sürücüler dahil olmak üzere fazer yaklaşık 0,375hp/kg bmw m3 ise 0,200hp/kg oranlarına sahiptir. Diğer bir örnek, bir honda shadow 46 beygir 240kg ile 0,192hp/kg oranına sahiptir. Sıradan bir aile otomobili ise 100 beygir 1200kg gibi ile 0,083hp/kg oranına sahiptir. Shadow kalkışta 0-100km/s hızlanmayı 6-7 saniyede yaparken aile otomobili 10-11 saniyede gerçekleştirecektir. Fakat shadow’un son hızı 160km/s, aile otomobilininki 190km/s’tir. Bu sebeple 130km/s hızdan sonra otomobil shadowu geçecektir.

Yüksek hızlarda beygir ihtiyacı katlanarak artmaktadır. 100 beygir civarı ortalama bir motosiklet 210-240km/s civarı son hıza ulaşabilecektir. 100 beygir ortalama bir otomobil ise 180-190km/s civarı son hıza ulaşabilir. Başka örnekler vermek gerekirse, 50 beygir civarı bir motosiklet 170km/s civarı bir son hıza, 10 beygir bir motosiklet 100km/s civarı son hıza, 200 beygir bir motosiklet 300km/s civarı son hıza ulaşabilir. Grenaj cam vs olmadığı için rüzgara karşı yüksek direnç gösteren cruiser, naked tarzı motosikletler aynı beygir ile daha az son hız yapabilir, grenajlı ve aerodinamik touring ve racing tipi motosikletler ise aynı beygir ile daha yüksek son hız yapabilirler.

Aynı beygir/ağırlık oranına sahip iki motosiklet yada otomobili örnek alalım. Oranları aynı olabilir ama bir tanesinin hem beygiri hem ağırlığı daha yüksek olsun. Örnek 100 beygir/200kg ile 150 beygir/300kg olsun. Diğer koşullar eşit olsun. (Örnek motor tarzı, hava direnci vs) Bu iki motosiklet kalkıştan itibaren yaklaşık olarak aynı hızlanmayı sağlayacaklardır. Fakat 3. vitesten sonra düşük beygirli olan aracın aynı orana sahip olmasına rağmen torku diğerinden daha fazla azalacaktır ve yükselen hızlar ile rüzgar direncinin aşırı artmasıyla yine aynı orana sahip olmasına rağmen beygiri yüksek olan geçecektir. Hatta oranı daha düşük olsa bile yüksek hızlarda yine beygiri yüksek olan geçecektir.

Tork değerlerini karşılaştırırken kgm ve Nm değerlerine dikkat edin. 1kgm=10Nm diyebilirsiniz. (EKLEME: Gerçek değer 9.80665 fakat bunu 10a yuvarlayabilirsiniz, %2 bile hata payı olmaz.)
 

mtutun

Üstad
Mesajlar
1,897
Konum
Bakırköy
Araç Markası
2018 Subaru Levorg
Çok güzel bir yazı, teşekkür ederiz. Ellerinize sağlık...

Bu forumda güzel şeyler çıkacak ortaya anlaşıldığı üzere...
 

Domestos

JaDeD
Yönetici
Global Moderatör
Mesajlar
53,758
Konum
Aydın-Merkez
Araç Markası
Tabanway
Araç Renk ve Tip
Ten Rengi 41 Numara
Konunun güzelliğine istinaden güncelleme yapayım istedim...
 
Mesajlar
2,011
Konum
Denizli
Araç Markası
X
Araç Renk ve Tip
Lacivert
Gerekli bir güncelleme olmuş , benimde gözümden kaçan bir konu bu geç olsada teşekkürler @faroz_52
 

kemal1963

Katılımcı
Mesajlar
713
Konum
Bursa
Araç Markası
Subaru Forester XT2016
Araç Renk ve Tip
Kahverengi - SUV
bu açıklama dünden beri kafamı kurcalayan soruya'da cevap olabilir belki:). dün arabanın muayanesinden sonra yazlığa giderken tali yolda önümdeki 2.0tdi tiguan'ı sinyali verip sollamak istedim sanırım arkadaşın başka bir arabanın onu sollamak istemesi zoruna gitmiş olacak ki ben onun arka kapısına yaklaşınca benim onu geçmemi engellemek için oda gaza yüklendi ve yol gidiş geliş tek şerit olduğu için karşıdan araba gelir diye bayağı tehlike yarattı, bende bi vites düşürüp gaza yüklendim ve kafa kafaya 100-150 mt gittikten sonra ben dip gaz bile yapmadan onu geçtim virajlara girince zaten aynada kayboldu kuralsız:) neyse anlatmak istediğim benim araba 160 bg 208nm tork tiguan 140bg 320nm tork tiguan dizel ve torku mazda'dan çok daha fazla olmasına rağmen ve ben arkasından gelmeme rağmen beni geçemedi. şimdi burada mazda'nın daha çabuk hızlanması beygir gücünden mi kaynaklandı yoksa şanzımanın gücü tekerleklere daha hızlı aktarmasından mı? uzmanlar sahneye lütfen:)
 

ezmocesteri

__bülent__
Yönetici
Global Moderatör
Mesajlar
35,900
Konum
Mudanya
Şahsi fikrim şu, güç kaybını tekerleklere iletmede Mazda Wolksvagenden üstündür evet ama burada benzinli arabanın yüksek devir çevirebilmesi etkili olmuştur, dizel sizin kadar yüksek devirde gidemez ve devri biter, ama anlık hızlanmada tork gücünden dolayı sizden daha atik olmalıydı, DSG nin güzelliği galiba ki olamamış :)
 

kemal1963

Katılımcı
Mesajlar
713
Konum
Bursa
Araç Markası
Subaru Forester XT2016
Araç Renk ve Tip
Kahverengi - SUV
Şahsi fikrim şu, güç kaybını tekerleklere iletmede Mazda Wolksvagenden üstündür evet ama burada benzinli arabanın yüksek devir çevirebilmesi etkili olmuştur, dizel sizin kadar yüksek devirde gidemez ve devri biter, ama anlık hızlanmada tork gücünden dolayı sizden daha atik olmalıydı, DSG nin güzelliği galiba ki olamamış :)

benim vites manuel modda idi. elle aniden vites düşürüp yükseltmem dsg nin otomatik modundan hızlı olabilir mi?
 

ezmocesteri

__bülent__
Yönetici
Global Moderatör
Mesajlar
35,900
Konum
Mudanya
benim vites manuel modda idi. elle aniden vites düşürüp yükseltmem dsg nin otomatik modundan hızlı olabilir mi?

Dsg tecrübem yok abi ama bence olabilir, daha doğrusu olmuş işte :) benzinlinin devir çevirme gücü, ve güç kaybını en az kayıpla tekerleklere iletmesi sonucu sizin ki geri kalmamış dizel torkuna karşı.
 

Maytalman

Aktif
Mesajlar
2,404
Konum
Samsun
Araç Markası
Mazda
Araç Renk ve Tip
Titanyum m3
  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan
  • #11
bu açıklama dünden beri kafamı kurcalayan soruya'da cevap olabilir belki:). dün arabanın muayanesinden sonra yazlığa giderken tali yolda önümdeki 2.0tdi tiguan'ı sinyali verip sollamak istedim sanırım arkadaşın başka bir arabanın onu sollamak istemesi zoruna gitmiş olacak ki ben onun arka kapısına yaklaşınca benim onu geçmemi engellemek için oda gaza yüklendi ve yol gidiş geliş tek şerit olduğu için karşıdan araba gelir diye bayağı tehlike yarattı, bende bi vites düşürüp gaza yüklendim ve kafa kafaya 100-150 mt gittikten sonra ben dip gaz bile yapmadan onu geçtim virajlara girince zaten aynada kayboldu kuralsız:) neyse anlatmak istediğim benim araba 160 bg 208nm tork tiguan 140bg 320nm tork tiguan dizel ve torku mazda'dan çok daha fazla olmasına rağmen ve ben arkasından gelmeme rağmen beni geçemedi. şimdi burada mazda'nın daha çabuk hızlanması beygir gücünden mi kaynaklandı yoksa şanzımanın gücü tekerleklere daha hızlı aktarmasından mı? uzmanlar sahneye lütfen:)
Ya en büyük faktörü atlamışsın soruların cevabı sende :) Senin üstün sürüş tekniklerin sayesinde passatı tokat manyağı yapmışsın :) karıştırma beygiri torku marifet sende Abicim :)
 

kemal1963

Katılımcı
Mesajlar
713
Konum
Bursa
Araç Markası
Subaru Forester XT2016
Araç Renk ve Tip
Kahverengi - SUV
Ya en büyük faktörü atlamışsın soruların cevabı sende :) Senin üstün sürüş tekniklerin sayesinde passatı tokat manyağı yapmışsın :) karıştırma beygiri torku marifet sende Abicim :)

bizim (kendimin)üstün sürüşü yakalamamız için çok direksiyon simidi yememiz lazım:) mazda markası insanların niye bu kadar zoruna gidiyor anlamadım. aklınca yanındakilere ''bak mazdayı şimdi nasıl mort edicem'' dedi ezik. ben onu asıl virajlarda yerin dibine sokardım ama bize yakışmaz boşver dedim.
 

Maytalman

Aktif
Mesajlar
2,404
Konum
Samsun
Araç Markası
Mazda
Araç Renk ve Tip
Titanyum m3
  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan
  • #13
bizim (kendimin)üstün sürüşü yakalamamız için çok direksiyon simidi yememiz lazım:) mazda markası insanların niye bu kadar zoruna gidiyor anlamadım. aklınca yanındakilere ''bak mazdayı şimdi nasıl mort edicem'' dedi ezik. ben onu asıl virajlarda yerin dibine sokardım ama bize yakışmaz boşver dedim.
O mazda markası zoruna gittiği için değil :) Hani passatya passata biniyorya en iyisi onda egosu var geçen bi müşteri sıfır passat almış patron soruyo nasıl abi memnunmusun diyor...Mercedes ten üstün yav bu varken mercedes filan hikaye diyor.... :) Aklıma hemen şener şen geldi
ziyaaaaa Ziyaaaaa :) Diye adama çıkışmak istedim...Ha bir diğer olay da 626 sedan 90 model beyaz dökük bişey nasıl mazda memnunmusun dedim taş gibi araba bunlar şöyle böyle 2.0 motor ama 18 krş yakıyor vs...Dedim bendede mazda var deyip konuyu foruma bağlayacaktım nerde dedi şu dedim yenileri pek tutulmuyor dedi :) in lan arabadan git yürü renoya bin sen diyecektim mazda senin neyine :) Tam yakıtını doldurdum o boşlukta arabayı incelemiş ya bu baya güzel bişeymiş kaç kaç bu filan demeye başladı tşk dedim yol verdim haaa bari kaporta bakımı yaptırtta arabanın hakkını ver yazık dedim İstanbula dönünce ilk işim o dedi Hadi bakalım dedim....Araba mazda kafa reno bu modellerde var... :)
 

ezmocesteri

__bülent__
Yönetici
Global Moderatör
Mesajlar
35,900
Konum
Mudanya
Beygir Gücü (HP) Nedir? Ne İşe Yarar?

Araba alınıp satılırken en çok merak edilen konulardan biri, aracın kaç beygir gücüne sahip olduğudur. Arabaların fiyatlarını direkt etkileyen beygir gücü hakkındaki ayrıntılı bilgileri, bu makalemizde okuyacaksınız.

Beygir gücü veya at gücü otomobillerin ve motorlu araçların güçlerinin belirlenmesi için kullanılan bir terimdir. Günümüzde sadece otomobiller için kullanılan bu terimin temeli aslında çok eskilere dayanmaktadır.

Güç birim zamanda meydana gelen iş olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla bir şeyin gücünü sınırsız bir zamanda yaptığı iş değil de, belirli bir zaman içerisinde yaptığı iş belirlemektedir.

Tarihi 200 yıl öncesine dayanan beygir gücü ifadesi, yük taşıma deyince akla attan başka bir şey gelmemesinden doğmaktadır. Bu sebeple de beygir gücü kavramı tam olarak anlaşılamamakta ve birçok kişi tarafından karıştırılmaktadır.

Örneğin 100 beygirlik bir araba dendiğinde 100 tane atın ürettiği güç anlaşılmaktadır. Beygir gücü ise çok daha farklı bir kavramdır. Bu kavramın ne olduğu hakkında geniş bilgi, tork gücü ile olan benzerlik ve farklılıkları yazımızın ilerleyen kısımlarında anlatılmıştır.

Beygir Gücü (HP) Nedir?

Beygir Gücü, en temel şekilde anlatırsak; 75 kg ağırlığındaki bir yükün 1 saniyede 1 metre hareket ettirilmesi için gerekli olan güç miktarına denir. Dilimize İngilizcedeki “Horse Power” teriminden geçmiştir. Horse, at – beygir; Power ise güç demektir. Beygir gücünü temsil eden “HP” harfleri,Horse Power‘ın ilk harfleridir.

Aslında, gerçek bir beygirin ya da atın, 1 saniyede 1 metre ileriye taşıdığı yük miktarı, ortalamada yaklaşık 50 kg’dır. Ancak motorların gücü simge edilirken, nedense mühendisler bu ağırlığı 75 kg olarak tanımlamışlardır. Beygir gücü tanımını ilk kullanan mühendis ise, ünlü mucit James Watt’dır.

Beygir Gücü Gibi Bir Tanımlamaya Neden İhtiyaç Duyulmuştur?


James WATT, icat ederek ürettiği ve satışa sunduğu makinalar hakkında bilgi verirken, müşterilerin en çok merak ettiği konu bu makinaların ne kadar güçlü olduğuydu. Herkesin “güç” kelimesinden anladığı başka bir şey olduğundan; farklı farklı insanların, üzerinde hem fikir olduğu bir “güç” tanımı yapılması gerekiyordu. Bu gerçeği fark eden James WATT, o dönem herkesin haşır neşir olduğu atların gücüyle endeksleyerek, motorlarının gücünü açıklamaya karar verdi. Böylece işler daha da kolaylaştı.
Beygir Gücü Her Şartta Tekerlere Aynı Miktarda mı İletilir?


Motorun ilettiği beygir gücü, tekerleklere gelene kadar pek çok farklı sistemden geçtiği için; aynı beygir gücüne sahip farklı araçlarda; tekerlere iletilen güçler arasında değişiklikler görülebilir.

Aracın aksamlarındaki ve teker sistemlerindeki dişli sayıları bile; beygir gücünün tekerlere az ya da çok iletilmesinde etkilidir.

Motorun benzinli ya dadizel olması, hatta araç tekerlerinin büyüklüğü bile iletilen gücü değiştirir.
Beygir Gücü İle Tork Gücü Aynı Şey midir?


Günümüzde, beygir gücü ile tork gücü, birbirlerine olan benzerliklerinden dolayı sürekli karıştırılmaktadır. Aslında bu benzerlik, güç açısından gelen bir benzerliktir.

Şöyle düşünelim. Bir haltercinin çok güçlü ayaklara sahip olması gerekir. Çünkü, kaldırdıkları onca ağırlığın altında ezilmeyip, dik durabilmeleri gerekir. Eğer diz kapakları o yükü taşıyamazsa, haltercinin o yükü kaldırması söz konusu olamaz.

Bununla birlikte, koşucuların da çok güçlü ayaklara sahip olması gerekir. Çünkü adımlarını daha hızlı ve daha uzağa atmaları için onlara maksimum güç gereklidir.

Peki, şu soruyu kendimize soralım: Bir haltercinin ve bir koşucunun ihtiyaç duydukları güç çeşidi, birbiriyle aynı mıdır? Hayır. Haltercinin sahip olması gereken güç; halteri daha iyi kaldırabilme, onu daha yükseğe çekebilme ile alakalıyken; koşucunun sahip olması gereken güç, adımları daha hızlı ve daha uzağa atabilme ile ilgilidir.

İşte, tork gücü derken aklımıza; halterci ayağının sahip olması gereken güç gelmelidir. Beygir gücü derken ise aklımıza, koşucu ayaklarının sahip olduğu güç gelmelidir. Tork gücü çekiş kuvveti ile ilgiliyken; beygir gücü daha çok hız ile ilgilidir. İşte bu yüzden; bir kamyonun ya da tırın, sedan bir araca göre daha yüksek tork gücüne sahip olması gerekir. Aynı sebepten dolayı da, bir yarış arabasının, kamyon ya da tıra göre daha etkili bir beygir gücüne sahip olması gerekir.

Tırlara, haddinden fazla beygir gücü verilirse, tonlarca yükle maksimum hıza ulaştıklarında aracın devrilmesine yol açar. Bir yarış arabasına haddinden fazla tork gücü verildiğinde; yarış pistinde çok fazla etkisini görmeyecektir. Çünkü gereğinden fazla torkun, hıza etkisi yoktur. Her şeyin ihtiyacı farklı farklıdır.

(alıntıdır)
 

ogzhn38

Katılımcı
Mesajlar
564
Konum
Kayseri
Araç Markası
1999 323f 1.8 Astina
Araç Renk ve Tip
Gri - Hatchback
Şöyle söyleyeyim.
Yakın arkadaşımda 1.6 multijet linea var.
Benim araç malum.
Düzgün yolda yol benim. Ama gel gör ki bayıra gelince hiç şansım yok. Kısaca tork ve beygir meselesi.
 

Yigit_Antalya

Sessiz
Mesajlar
4
Konum
Antalya
Merhaba Arkadaşlar ,

iki araçda benzinli , otomatik ve aynı şehirde kullanılmakta vb butun şartları aynı kabul ederek bir sorum var

tork ve degerler şöyle ;

255 nm torku 4400 devir / dakika da saglıyor

297 nm torku 2800 devir / dakika da saglıyor

bu iki araç için yorumlarınızı rica ederim ?

sorunun can alıcı noktası şu ; diyelim ki ikisi de aynı torku üretiyor küçük devirde üreten mi yuksek devirde üreten mi ?

ne açıdan bakarsanız olur . Konfor ,sürüş keyfi , çekiş , yakıt tüketimi vb nasıl olursa

teşekkür ederim .
 

Domestos

JaDeD
Yönetici
Global Moderatör
Mesajlar
53,758
Konum
Aydın-Merkez
Araç Markası
Tabanway
Araç Renk ve Tip
Ten Rengi 41 Numara
Merhaba Arkadaşlar ,

iki araçda benzinli , otomatik ve aynı şehirde kullanılmakta vb butun şartları aynı kabul ederek bir sorum var

tork ve degerler şöyle ;

255 nm torku 4400 devir / dakika da saglıyor

297 nm torku 2800 devir / dakika da saglıyor

bu iki araç için yorumlarınızı rica ederim ?

sorunun can alıcı noktası şu ; diyelim ki ikisi de aynı torku üretiyor küçük devirde üreten mi yuksek devirde üreten mi ?

ne açıdan bakarsanız olur . Konfor ,sürüş keyfi , çekiş , yakıt tüketimi vb nasıl olursa

teşekkür ederim .
Düşük devirde en yüksek torku vereni tercih ederim... Diğeri, o devire çıkana kadar yakıtı emcükler... :huhuu:

Mazda 3 BK ve BL kasalarda 140 nm torku 4500 devirde veriyor, düşünün artık ne yaktığını... o_O
 
Üst Alt