ibrasoft
Aktif
Triger, devirdaim, ön krank keçesi ve yağ soğutucusu değişimi...
Başlık işi anlatıyor aslında ama bir kaç fotoğraf ve bir kaç bilgi ile konuyu yazayım dedim.
2017 de serviste 90 bin kmde triger devirdaim değişimi yapmıştım. 2018 de kızım doğunca yıllık yaptığım km azaldığı için bugüne kadar 65 bin km civarında yol yapmışım. Öyle olunca da 5 Yıl/100 bin km işini biraz esnetip 6 yıla sarkıttım. Tork ayarlı anahtarım da geldiği için artık şanzımanı indirdikten sonra triger bana koymaz diyerek işe girişme kararı almıştım zaten.
Tüm malzemelerim hazırdı. Aldığım parçalar;
Yağ soğutucusu
Castrol SF antifriz 6 Litre
Saf su 6 Litre,
Triger, devirdaim kayışı komple set
Ön krank keçesi
Klima kayışı ve gergi rulmanı
Krank kasnağı ana civatası.
Değişim planımda aslında devirdaim ve triger grubunu sonbaharda yapmak vardı. Önden yağ soğutucusunu tatilden önce değiştireyim dedim. 150-200 bin km bandında genelde su koyverdiği için uzun yola (3400km civarında bir yol) gitme riskini göze alamadım. Yağ soğutucusunu değiştirip bırakacaktım ama yağ soğutucusunu söküp çıkardığımda antifrizin yarısından fazlası boşaldı. Elimdeki antifrizi koysam 2-3 ay sonra devirdaimi söktüğümde tekrar antifriz alıp tamamlamam gerekeceği için mecburen tekrar uğraşmamak adına devirdaimi de değiştirdim.
Yağ soğutucusu:
Yağ soğutucusu tam bir baş belası esasında. Yani arıza yaptığında başınıza, hele ki benim gibi yağ takıntısı olan için huzursuzluk kaynağı. Görevi motor soğutma suyu ile yağı bölümlendirilmiş aluminyum radyatörden geçirerek motor yağının soğumasını sağlamak. Ama zamanla motor yağındaki metal tozları, parçanın ısınma soğuma kaynaklı metal yorgunluğu, planlanmış kullanım ömrü gibi etkenlerle aradaki bölmede kaçak oluşuyor ve soğutma sıvısına motor yağı basıyor. Motor yağı daha basınçlı olduğu için kaçak durumunda su hattına giriyor ve antifrizli su ile karışınca balçık gibi bir hale geliyor. Temizlemesi ayrı problem, uzun yolda olması durumunda su radyatörünün balçıkla tıkanarak iptal olması ve hararet riski vs durumları ayrı problem. O nedenle ihmal edilmemesi gereken bir parça.
Komple filtre kabı ile bütünleşik olarak da değişebiliyor, sadece radyatör kısmı da sökülüp değiştirilebiliyor. Komple değişim için parça maliyeti çok farklı boyuta geliyor. Fiyatlar bağlayıcı değil tabii ki ben bayramdan önce 1850 TL ye aldığım devirdaim triger seti şuan 2600 TL civarında. Ama fikir ve oran olması açısından pierburg marka sadece radyatörü 530 TL ye almıştım, komple kütüğü ile birlikte olan parça mahle marka 1900 TL idi. (kale marka yerli sadece radyatör 440 TL bandındaydı, pierburg markayı tercih ettim.)
Yağ soğutucusu contaları ile birlikte geliyor. Hatta sadece radyatörü alsanız da kütüğün contaları da içinde geliyor. Kütüğü çıkarmak için turbonun DPF bağlantısını ayırmak, alt taraftan da DPF tutan vidayı çıkarıp, kazanını motorun sağ tarafına doğru esnetmek gerektiği için o kısımla uğraşmak istemedim. Zaten erken değişim yaptığım için daha fazla alan söküp işi uzatmak istemedim.
Malzemeyi tutan 5 tane vida var. Vidalardan 1 tanesinin erişimi DPF nedeniyle oldukça zor. İnce uzun anahtarım olmadığı için 6 köşe alyan ile 45 derecelik çevrimlerle vidayı söküp takmak durumunda kaldım bir vida için yarım saat uğraştım. Yağ soğutucusunu değiştirdikten sonra triger tarafına geçtim.
Devirdaim ve Triger tarafı..
Söküm için motoru alttan desteklemek gerekiyor. Sağ kulak ve kulağın motora bağlandığı kütük motordan sökülerek bir tarafın tamamen boşta kalması gerekiyor.
Klima kayışının gergisini kilitleyip kayışı çıkarttıktan sonra gergi rulmanını kütüğü ile birlikte çıkarttım. Sonra kütüğü mengeneye bağlayıp bilya ve kasnağını değiştirdim. Sonra krank kasnak vidasını takıp anahtarla krankı çevirerek motoru sente hizalama noktalarına getirdim. Bu motoru sevmeye başladım iyiden iyiye. Trigeri, sentesi vs için özel aparat gerekmiyor. Matkap ucu, vida vs ile sente kilitlemeleri yapılıyor. Üst eksantrik kasnağı için 8mm matkap ucu, alt krank sentesi için 5mm matkap ucu, yakıt pompası için de yine 5mm matkap ucu ile sabitledikten sonra kayışın gergi rulmanını söküp kayışı, arkasından da avare bilyasını çıkarttım.
Devirdaim için çevre vidalarını söküp kenarındaki çıkıntıdan tornavida ile kaldırtınca contasından kurtulan devirdaimi yuvadan çıkarttım. Daha öncesinde radyatörün sol tarafındaki tahliye vanasını açıp soğutma sıvısını boşaltmıştım ama hattın içinde kalan kısım da devirdaimi sökünce oradan boşaldı. Bu arada bir dip not; sistem içindeki antifriz FL22 yani mavi antifrizdi. Yeni koyacağım antifriz kırmızı olduğu için içerde antifriz kalmaması için aracı ve kutup başlarını sökmeden önce klimayı sıcak bölmeye açıp kalorifer peteğinin klapesinin açılmasını sağladım. Devirdaimi çıkartmadan önce ve sonra yedek su haznesindeki borudan üfleme yaparak motor içendeki ve kalorifer hattındaki eski antifrizin tamamen boşalmasını sağladım.
Eski devirdaimin motor blogğundaki conta temas yüzeyini iyice temizledim. Yeni devirdaimi takıp sıralı şekilde önce 7 nm sonrasında yine sıralı şekilde 12nm ile sıktıktan sonra üstten safsu ekledim 1litre. Arkasından 1 litre antifriz gönderdim. Arkasından üfleyerek radyatör tahliyesinden açık maviye sonrasında şeffaf ve kırmızıya dönen suyun çıkışı bittikten sonra 1,5 litre de kırmızı antifriz ve su karışımı gönderip onun da arkasından üfleme yoluyla çıkmasını sağladım. Kataloğa göre 9 litre sıvı alıyor araç, 12 litrenin 3 litresini çalkalama işlemi için planlamıştım. Tamamen doldurduktan sonra 4 litre civarında sıvı kaldı elimde. Katalog hesabına göre önden gönderdiklerimi de düşününce hiç kalmaması gerekiyordu. (Daha önceki servisteki triger değişiminde kaloriferi ve üflemeyle boşaltmayı yapmadan 5 litrelik paketten 1,3 litre civarında elde kalmıştı)
Bu arada bu kadar sökülmüşken krank kasnağı altında trigerin takıldığı kasnağı da çıkarıp altındaki ön krank keçesini değiştirdim. Hafiften çeperinde terleme başlamış ama daha motorun bir yerinden görünecek kadar ilerlememişti. Bu kasnağı sökerken dikkat etmek ve güç kullanmamak gerekiyor. Zira dış çeperi ince bir sac ve krank sensörü bu alt çaprazında konumlandırılmış durumda, bu sacdan okuma yapıyor.
Trigeri takarken elimde 2 set vardı. Biri teflonlu beyaz kayış, diğeri üzerindekiyle aynı siyah kayış. Yenilerde teflonlu kullanılıyormuş içi beyaz, dişleri daha küt kesimli, dış kısmı parlak; dayanım olarak daha iyiymiş. Diğer siyah kayışında dışında hafif tüylü bir yapı var ve dişleri yuvarlak şekilde. Üzerindeki kayış da siyah olandandı. Ama illa bi cinslik yapacam ya, kayışın beyaz olanını taktım. Kayışı oturttuktan sonra gergi rulmanının bir gerginlik işareti var, buna göre gerginliğinin ayarlanıp kasnağın o şekilde sabitlenmesi gerekiyor. O kısmı da halledip, sente kilitlerini söküp motoru kranktan 2 tur çevirdikten sonra tekrar sente kilitlerini takarak sentede bir problem var mı, diş atlamış mı diye kontrol ettim.
Aracı tork anahtarı ile vidaları katalog değerlerinde sıkarak toplayıp marşa bastım ki..... Belli belirsiz, tuhaf bir ciki ciki, gıcır gıcır bi ses. İş yerindeki diğer arkadaşlar anlamadılar bile ama benle bir kaç kez araca binen arkadaş kulak verince; evet farklı bir ses var dedi. 10 dk aracı çalıştırdık belki alışır ses kesilir diye ama değişen bir şey olmadı. Motor hızı ile paralel giden bir sesti. Yavaş yavaş ağırdan alıp acele de etmeden 5 saatte bitirdim derken sinir sıçraması.. Saat olmuş gece 2:30...
Dedim aracı krikodan hiç indirmeyelim. Bu saatten sonra da uğraşmayayım artık. İş yerinde yattım o gün, sabah 8 de tekrar giriştim. Antifrizlisuyu alttan tahliyeden boşalttım. Zaten elimde daha sıvı var, devirdaimi sökmeyeceğim için sadece üst seviyedeki kaptaki su boşalır alttan fazlasını almış olurum dedim. Devir daimi sökmeden kayışı siyah olanını tekrar taktım, tekrar trigerin gergi rulmanını hizaladım. Tekrar antifrizi max seviyesine kadar doldurdum. (10 dklık çalışmadan sonra devirdaimi de kontrol etmiş oldum bir kaçak vs yoktu) Bu sefer hızlı halletmiştim, aracın tekerlerinin havada olmasının da avantajı ile 3 saatte kayışı ikinci kez değişip marşa bastığımda o ses yoktu. Beyaz kayışı tekrar incelediğimde yüzeyindeki beyaz kaplamanın bu sesi yaptığını düşündüm. Gıcır gıcır bir his vardı dokunduğumda. İş bittikten sonra 150 km kadar bir yol yaptım uzun yol öncesinde. Uzun yola çıkmadan da kulağım hep araçtaydı bir sorun hissedersem müdahale edeyim diye. Çok şükür bir sorun olmadı, İstanbul'dan çıkıp sırasıyla, Antalya, Adana, Osmaniye, Gaziantep e gidip tekrar Osmaniye'den İstanbul a döndüm. 3400 km civarı bir rotadan sorunsuz geldim. Gerek motor sıvısı, gerek soğutucudan bir sıvı kaçağı vs görmedim. Bir hafta sonra yağ değişimini yapacağım, o ara tekrar detaylı bir kontrol yaparım zaten.
Çıkan parçalardan gördüğüm kadarıyla trigerde gözle görülür bir durum yoktu.
V kayışında bir kaç çatlak, gergi rulmanında yenisine kıyasla biraz boşluk oluşmaya başlamıştı.
Yağ soğutucusunda bir sorun yoktu.
Ön krank keçesi terlemeye başlamış ancak daha hazne dışına çıkmamıştı.
Yazıyı bölmemek için fotoğrafları topluca aşağı ekliyorum bu sefer.
Teflonlu ve normal triger kayışı
Eski trigerin sökülmeden önceki son hali
Kayış ve devirdaim sökülmüşken
Krank keçesini çıkarttıktan sonra
Yeni krank keçesi
Triger gergi rulmanı hizalaması
V kayışı ve krank keçesi hariç çıkan parçalar. O ikisini ilk sinirle nereye attıysam artık
Söküm işlerini 3 ayak sehpa üzerinde zorlanmadan yaptım.
Görsel olarak da kıyaslama ve fikir oluşması için yağ soğutucusunun komple kütüklü ve sadece radyatör olarak fotoğraflarını da ekleyeyim.
Başlık işi anlatıyor aslında ama bir kaç fotoğraf ve bir kaç bilgi ile konuyu yazayım dedim.
2017 de serviste 90 bin kmde triger devirdaim değişimi yapmıştım. 2018 de kızım doğunca yıllık yaptığım km azaldığı için bugüne kadar 65 bin km civarında yol yapmışım. Öyle olunca da 5 Yıl/100 bin km işini biraz esnetip 6 yıla sarkıttım. Tork ayarlı anahtarım da geldiği için artık şanzımanı indirdikten sonra triger bana koymaz diyerek işe girişme kararı almıştım zaten.
Tüm malzemelerim hazırdı. Aldığım parçalar;
Yağ soğutucusu
Castrol SF antifriz 6 Litre
Saf su 6 Litre,
Triger, devirdaim kayışı komple set
Ön krank keçesi
Klima kayışı ve gergi rulmanı
Krank kasnağı ana civatası.
Değişim planımda aslında devirdaim ve triger grubunu sonbaharda yapmak vardı. Önden yağ soğutucusunu tatilden önce değiştireyim dedim. 150-200 bin km bandında genelde su koyverdiği için uzun yola (3400km civarında bir yol) gitme riskini göze alamadım. Yağ soğutucusunu değiştirip bırakacaktım ama yağ soğutucusunu söküp çıkardığımda antifrizin yarısından fazlası boşaldı. Elimdeki antifrizi koysam 2-3 ay sonra devirdaimi söktüğümde tekrar antifriz alıp tamamlamam gerekeceği için mecburen tekrar uğraşmamak adına devirdaimi de değiştirdim.
Yağ soğutucusu:
Yağ soğutucusu tam bir baş belası esasında. Yani arıza yaptığında başınıza, hele ki benim gibi yağ takıntısı olan için huzursuzluk kaynağı. Görevi motor soğutma suyu ile yağı bölümlendirilmiş aluminyum radyatörden geçirerek motor yağının soğumasını sağlamak. Ama zamanla motor yağındaki metal tozları, parçanın ısınma soğuma kaynaklı metal yorgunluğu, planlanmış kullanım ömrü gibi etkenlerle aradaki bölmede kaçak oluşuyor ve soğutma sıvısına motor yağı basıyor. Motor yağı daha basınçlı olduğu için kaçak durumunda su hattına giriyor ve antifrizli su ile karışınca balçık gibi bir hale geliyor. Temizlemesi ayrı problem, uzun yolda olması durumunda su radyatörünün balçıkla tıkanarak iptal olması ve hararet riski vs durumları ayrı problem. O nedenle ihmal edilmemesi gereken bir parça.
Komple filtre kabı ile bütünleşik olarak da değişebiliyor, sadece radyatör kısmı da sökülüp değiştirilebiliyor. Komple değişim için parça maliyeti çok farklı boyuta geliyor. Fiyatlar bağlayıcı değil tabii ki ben bayramdan önce 1850 TL ye aldığım devirdaim triger seti şuan 2600 TL civarında. Ama fikir ve oran olması açısından pierburg marka sadece radyatörü 530 TL ye almıştım, komple kütüğü ile birlikte olan parça mahle marka 1900 TL idi. (kale marka yerli sadece radyatör 440 TL bandındaydı, pierburg markayı tercih ettim.)
Yağ soğutucusu contaları ile birlikte geliyor. Hatta sadece radyatörü alsanız da kütüğün contaları da içinde geliyor. Kütüğü çıkarmak için turbonun DPF bağlantısını ayırmak, alt taraftan da DPF tutan vidayı çıkarıp, kazanını motorun sağ tarafına doğru esnetmek gerektiği için o kısımla uğraşmak istemedim. Zaten erken değişim yaptığım için daha fazla alan söküp işi uzatmak istemedim.
Malzemeyi tutan 5 tane vida var. Vidalardan 1 tanesinin erişimi DPF nedeniyle oldukça zor. İnce uzun anahtarım olmadığı için 6 köşe alyan ile 45 derecelik çevrimlerle vidayı söküp takmak durumunda kaldım bir vida için yarım saat uğraştım. Yağ soğutucusunu değiştirdikten sonra triger tarafına geçtim.
Devirdaim ve Triger tarafı..
Söküm için motoru alttan desteklemek gerekiyor. Sağ kulak ve kulağın motora bağlandığı kütük motordan sökülerek bir tarafın tamamen boşta kalması gerekiyor.
Klima kayışının gergisini kilitleyip kayışı çıkarttıktan sonra gergi rulmanını kütüğü ile birlikte çıkarttım. Sonra kütüğü mengeneye bağlayıp bilya ve kasnağını değiştirdim. Sonra krank kasnak vidasını takıp anahtarla krankı çevirerek motoru sente hizalama noktalarına getirdim. Bu motoru sevmeye başladım iyiden iyiye. Trigeri, sentesi vs için özel aparat gerekmiyor. Matkap ucu, vida vs ile sente kilitlemeleri yapılıyor. Üst eksantrik kasnağı için 8mm matkap ucu, alt krank sentesi için 5mm matkap ucu, yakıt pompası için de yine 5mm matkap ucu ile sabitledikten sonra kayışın gergi rulmanını söküp kayışı, arkasından da avare bilyasını çıkarttım.
Devirdaim için çevre vidalarını söküp kenarındaki çıkıntıdan tornavida ile kaldırtınca contasından kurtulan devirdaimi yuvadan çıkarttım. Daha öncesinde radyatörün sol tarafındaki tahliye vanasını açıp soğutma sıvısını boşaltmıştım ama hattın içinde kalan kısım da devirdaimi sökünce oradan boşaldı. Bu arada bir dip not; sistem içindeki antifriz FL22 yani mavi antifrizdi. Yeni koyacağım antifriz kırmızı olduğu için içerde antifriz kalmaması için aracı ve kutup başlarını sökmeden önce klimayı sıcak bölmeye açıp kalorifer peteğinin klapesinin açılmasını sağladım. Devirdaimi çıkartmadan önce ve sonra yedek su haznesindeki borudan üfleme yaparak motor içendeki ve kalorifer hattındaki eski antifrizin tamamen boşalmasını sağladım.
Eski devirdaimin motor blogğundaki conta temas yüzeyini iyice temizledim. Yeni devirdaimi takıp sıralı şekilde önce 7 nm sonrasında yine sıralı şekilde 12nm ile sıktıktan sonra üstten safsu ekledim 1litre. Arkasından 1 litre antifriz gönderdim. Arkasından üfleyerek radyatör tahliyesinden açık maviye sonrasında şeffaf ve kırmızıya dönen suyun çıkışı bittikten sonra 1,5 litre de kırmızı antifriz ve su karışımı gönderip onun da arkasından üfleme yoluyla çıkmasını sağladım. Kataloğa göre 9 litre sıvı alıyor araç, 12 litrenin 3 litresini çalkalama işlemi için planlamıştım. Tamamen doldurduktan sonra 4 litre civarında sıvı kaldı elimde. Katalog hesabına göre önden gönderdiklerimi de düşününce hiç kalmaması gerekiyordu. (Daha önceki servisteki triger değişiminde kaloriferi ve üflemeyle boşaltmayı yapmadan 5 litrelik paketten 1,3 litre civarında elde kalmıştı)
Bu arada bu kadar sökülmüşken krank kasnağı altında trigerin takıldığı kasnağı da çıkarıp altındaki ön krank keçesini değiştirdim. Hafiften çeperinde terleme başlamış ama daha motorun bir yerinden görünecek kadar ilerlememişti. Bu kasnağı sökerken dikkat etmek ve güç kullanmamak gerekiyor. Zira dış çeperi ince bir sac ve krank sensörü bu alt çaprazında konumlandırılmış durumda, bu sacdan okuma yapıyor.
Trigeri takarken elimde 2 set vardı. Biri teflonlu beyaz kayış, diğeri üzerindekiyle aynı siyah kayış. Yenilerde teflonlu kullanılıyormuş içi beyaz, dişleri daha küt kesimli, dış kısmı parlak; dayanım olarak daha iyiymiş. Diğer siyah kayışında dışında hafif tüylü bir yapı var ve dişleri yuvarlak şekilde. Üzerindeki kayış da siyah olandandı. Ama illa bi cinslik yapacam ya, kayışın beyaz olanını taktım. Kayışı oturttuktan sonra gergi rulmanının bir gerginlik işareti var, buna göre gerginliğinin ayarlanıp kasnağın o şekilde sabitlenmesi gerekiyor. O kısmı da halledip, sente kilitlerini söküp motoru kranktan 2 tur çevirdikten sonra tekrar sente kilitlerini takarak sentede bir problem var mı, diş atlamış mı diye kontrol ettim.
Aracı tork anahtarı ile vidaları katalog değerlerinde sıkarak toplayıp marşa bastım ki..... Belli belirsiz, tuhaf bir ciki ciki, gıcır gıcır bi ses. İş yerindeki diğer arkadaşlar anlamadılar bile ama benle bir kaç kez araca binen arkadaş kulak verince; evet farklı bir ses var dedi. 10 dk aracı çalıştırdık belki alışır ses kesilir diye ama değişen bir şey olmadı. Motor hızı ile paralel giden bir sesti. Yavaş yavaş ağırdan alıp acele de etmeden 5 saatte bitirdim derken sinir sıçraması.. Saat olmuş gece 2:30...
Dedim aracı krikodan hiç indirmeyelim. Bu saatten sonra da uğraşmayayım artık. İş yerinde yattım o gün, sabah 8 de tekrar giriştim. Antifrizlisuyu alttan tahliyeden boşalttım. Zaten elimde daha sıvı var, devirdaimi sökmeyeceğim için sadece üst seviyedeki kaptaki su boşalır alttan fazlasını almış olurum dedim. Devir daimi sökmeden kayışı siyah olanını tekrar taktım, tekrar trigerin gergi rulmanını hizaladım. Tekrar antifrizi max seviyesine kadar doldurdum. (10 dklık çalışmadan sonra devirdaimi de kontrol etmiş oldum bir kaçak vs yoktu) Bu sefer hızlı halletmiştim, aracın tekerlerinin havada olmasının da avantajı ile 3 saatte kayışı ikinci kez değişip marşa bastığımda o ses yoktu. Beyaz kayışı tekrar incelediğimde yüzeyindeki beyaz kaplamanın bu sesi yaptığını düşündüm. Gıcır gıcır bir his vardı dokunduğumda. İş bittikten sonra 150 km kadar bir yol yaptım uzun yol öncesinde. Uzun yola çıkmadan da kulağım hep araçtaydı bir sorun hissedersem müdahale edeyim diye. Çok şükür bir sorun olmadı, İstanbul'dan çıkıp sırasıyla, Antalya, Adana, Osmaniye, Gaziantep e gidip tekrar Osmaniye'den İstanbul a döndüm. 3400 km civarı bir rotadan sorunsuz geldim. Gerek motor sıvısı, gerek soğutucudan bir sıvı kaçağı vs görmedim. Bir hafta sonra yağ değişimini yapacağım, o ara tekrar detaylı bir kontrol yaparım zaten.
Çıkan parçalardan gördüğüm kadarıyla trigerde gözle görülür bir durum yoktu.
V kayışında bir kaç çatlak, gergi rulmanında yenisine kıyasla biraz boşluk oluşmaya başlamıştı.
Yağ soğutucusunda bir sorun yoktu.
Ön krank keçesi terlemeye başlamış ancak daha hazne dışına çıkmamıştı.
Yazıyı bölmemek için fotoğrafları topluca aşağı ekliyorum bu sefer.
Teflonlu ve normal triger kayışı
Eski trigerin sökülmeden önceki son hali
Kayış ve devirdaim sökülmüşken
Krank keçesini çıkarttıktan sonra
Yeni krank keçesi
Triger gergi rulmanı hizalaması
V kayışı ve krank keçesi hariç çıkan parçalar. O ikisini ilk sinirle nereye attıysam artık
Söküm işlerini 3 ayak sehpa üzerinde zorlanmadan yaptım.
Mesaj otomatik birleştirildi:
Görsel olarak da kıyaslama ve fikir oluşması için yağ soğutucusunun komple kütüklü ve sadece radyatör olarak fotoğraflarını da ekleyeyim.